 
          108E036
        
        
          Fibrimiyalji Sendromunun Teşhisine
        
        
          Yönelik HRV, SSR ve Psikolojik Testlerin
        
        
          Dalgacık Dönüşümü ve Yapay Sinir
        
        
          Ağları ile Değerlendirilmesi ve İlişkilerin
        
        
          Belirlenmesi
        
        
          1001 - Araştırma Projesi
        
        
          Proje Yürütücüsü İletişim Bilgileri
        
        
          Prof. Dr. Etem KÖKLÜKAYA
        
        
          264 295 56 00
        
        
        
          Fibromiyalji sendromunun teşhisinde, hastaya
        
        
          sorulan sözel sorulardan oluşan psikolojik
        
        
          testlerin skorları ve kan değerlerinin sonuçları
        
        
          kullanılmaktadır. Proje kapsamında, yapılan
        
        
          çalışmalar ile bu teşhis yöntemlerinin hastalardan
        
        
          elde edilen HRV ve SSR verileri ile ilişkilendirilmesi
        
        
          yapılmıştır. Böylece hastalığın teşhisine ilişkin
        
        
          hastaya sorulan sözel sorular yerine hastadan elde
        
        
          edilebilecek HRV ve SSR verilerinin kullanılmasının
        
        
          daha anlamlı sonuçlar verdiği görülmüştür.
        
        
          Fibromiyalji Sendromunun
        
        
          Teşhisinde Yeni Bir Yöntem
        
        
          Sakarya Üniversitesi
        
        
          Prof. Dr. Etem KÖKLÜKAYA
        
        
          Prof. Dr. Selami AKKUŞ
        
        
          Doç. Dr. Hasan Rıfat KOYUNCUOĞLU
        
        
          Doç. Dr. Selçuk ÇÖMLEKÇİ
        
        
          Doç. Dr. Ömer Halil ÇOLAK
        
        
          Yrd. Doç. Dr. Süleyman BİLGİN
        
        
          Yrd. Doç. Dr. Onur ELMAS
        
        
          Fibrimiyalji sendromu özellikle bayanlarda çok yaygın olarak rastlanan bir
        
        
          sendromdur. Nedeni henüz bilinmemekle beraber otonom sinir sistemini
        
        
          etkilediğine dair bilgiler literatürde yer almaktadır. Normal tetkiklerde sadece ağrı
        
        
          bölgesi ve psikolojik testlere bağlı olarak yorumlanan bu sendrom aslında birçok
        
        
          parametrenin bileşenidir. Bu parametrelerden en önemlileri, kalp hızı değişkenliği
        
        
          (heart rate variability, HRV) ve sempatik deri cevabı (sympathetic skin response,
        
        
          SSR) değerleridir.
        
        
          Sendromun teşhisinde kullanılan psikolojik testlerin, biyolojik sinyaller anlamında
        
        
          bir karşılığı henüz tanımlanmamıştır. Bu kısıtlamalar ve tanımsızlıklar hem
        
        
          sendromun sınıflandırılmasını hem de birçok depresif durumun tanımlanarak
        
        
          sağlıklı ve hızlı teşhis konulmasını engellemektedir.
        
        
          Yapılan çalışma, bu şartları göz önüne alarak psikolojik testleri biyolojik sinyallere
        
        
          dönüştürme ve bu yapısı ile fibrimiyalji sendromunun bölgesel ve şiddetsel
        
        
          sınıflandırılmasında kullanılma amacını taşımaktadır. Bu sinyaller, psikolojik
        
        
          testlerle istatistiksel olarak ilişkilendirilmiş buradan elde edilen veriler yapay sinir
        
        
          ağlarında eğitilerek psikolojik testlerin biyolojik sinyal karşılıkları ortaya konmuştur.
        
        
          HRV ve SSR değerleri ile elde edilen bu sinyaller için ikinci bir yapay sinir ağı
        
        
          kullanılmasıyla fibrimiyalji sendromunun bölgesel ve şiddetsel sınıflandırılması
        
        
          gerçekleştirilmiştir.
        
        
          Elde edilen sonuçlar, fibrimiyalji sendromunun diğer depresif hastalıklardan
        
        
          ayrıştırılması, kendi içerisinde derecelendirilmesi ve psikolojik testlerin yerini
        
        
          biyolojik sinyallerin almasıyla daha sağlıklı ve fizyolojik işaretlere dayanan veriler
        
        
          ortaya çıkarılmasına, bununla beraber daha birçok depresif durumun yeniden
        
        
          değerlendirilmesine ışık tutacak niteliktedir.
        
        
          Sağlık, biyomedikal, elektronik
        
        
          Proje Sonuçları ile İlgili Olabilecek Sektör, Kurum ve Kuruluşlar
        
        
          Projenin Amacı ve Önemi