Hayvan Sağlığı ve Refahı konulu EUPAHW, Ufuk Avrupa alt alanlarından "Gıda, Biyoekonomi, Doğal Kaynaklar, Tarım ve Çevre Kümesi" alanı kapsamında desteklenmekte olan ve ülkemiz adına TÜBİTAK'ın da üye olarak yer aldığı, farklı ülkelerden bölgesel veya ulusal bazda araştırmalara destek veren 30 farklı fonlama kuruluşunun ve 60 Araştırma Merkezi ve Bakanlığın bir araya gelerek oluşturduğu bir Avrupa Ortaklığıdır. EUPAHW Ortaklığı; öncelikle gıda güvenliğine ve sağlıklı beslenmeye katkıda bulunacaktır. Ayrıca, EUPAHW, daha sürdürülebilir hayvancılık ve su ürünleri sektörlerine katkıda bulunarak, bu sektörlerin daha fazla ekonomik büyümesini ve kırsal kalkınmaya destek olmayı, su ve kara kaynaklarının daha sürdürülebilir kullanımına destek vermeyi amaçlamaktadır. EUPAHW projesi 2024 yılı proje çağrısı 08/05/2024 tarihi itibariyle açılmıştır.
Çağrı Kapsamı:
Açılan bu çağrı yeni ve gelişmiş teknolojiler geliştirmeye yönelik yenilikçi araştırmaları destekleyerek ve hem karada hem de suda yaşayan hayvanların hayvan sağlığı ve refahı konularında önleme, tespit, değerlendirme ve yönetim ile ilgili temel ve sosyoekonomik bilim sorularını ele alarak hayvan sağlığını ve refahını geliştirmeyi amaçlamaktadır.
Stratejik Araştırma ve Yenilik Ajandasına (SRIA) ortaklık kapsamında aşağıda belirtilen çağrı konularındaki projelerinin desteklenmesi hedeflenmektedir:
Konu 1: Hayvan Sağlığı ve Refahında Önleme, Tespit Etme, Değerlendirme ve Yönetime Yönelik Yeni Teknolojiler
● Sağlığın genomik boyutta takibinden ve gelişmiş hastalık teşhis yöntemlerinden yeni veya geliştirilmiş aşılara ve aşı platformlarına kadar değişen teknolojiler,
● Hayvan refahını izlemeyi ve iyileştirmeyi amaçlayan yeni teknolojilerin geliştirilmesi, örneğin sensörlerin, karar destek araçlarının veya yenilikçi hayvancılık ve su ürünleri yetiştiriciliği sistemlerinin oluşturulması
Konu 2: Hayvan Sağlığı ve Refahına Yönelik Temel Araştırma
Öncelikli patojenler (önemli ekonomik kayıplardan veya insanlara bulaşma riskinin yüksek olmasından sorumlu bakteriler, parazitler, virüsler, mantarlar veya prionlar), konakçı mikrobiyomu ile etkileşimler, teşhisler, immünoloji ve refah göstergelerinin (normal davranış, olumlu duygusal durum, termal konfor, hareket kolaylığı, hastalığın olmaması) hakkında yeni bilgiler sunabilecek araştırmalar
Konu 3: Hayvan Sağlığı ve Refahı ve Toplum
Patojenlerin, yeni teknolojilerin veya iyileştirilmiş hayvan refahının çiftçileri, balıkçıları, su ürünleri yetiştiricilerini, tüketicileri veya üretim zincirini nasıl etkileyebileceğini inceleyen sosyal, ekonomik veya etik çalışmalar
Biyogüvenlik, refah algısı ve talep üzerindeki etkiler ile ilgili insan davranışlarına odaklanan çalışmalar ve çiftçiler ve üreticilerle iletişimi de kapsayan hayvan sağlığı ve refahı farkındalığını ve tanınmasını geliştirecek araştırmalar (yani politikaların kabul edilebilirliği, sürdürülebilir üretime geçişi kolaylaştırma).
Bu çağrı, ulusal ve bölgesel düzenlemeler kapsamında özel sektörden ortakları içerebilecek başvuruları teşvik etmektedir.
Ancak, temel olarak aşağıdaki konulara odaklanan araştırmalar çağrı kapsamında değildir:
● İnsan sağlığının iyileştirilmesi
● Refakatçi hayvanlar
● Gıda kaynaklı patojenler
● AMR özellikle halk/insan sağlığına odaklanıyor
● Hayvan sağlığı ve/veya refahını entegre etmeyen sosyo-ekonomik projeler
● Yeni antimikrobiyallerin geliştirilmesi
Çağrı hakkında daha detaylı bilgiye www.eupahw.eu adresinden ulaşılabilir.
Çağrı ile ilgili uluslararası bilgilendirme webinarı 14.05.2024 tarihinde, saat 11:00’da gerçekleşecektir, aşağıdaki linkten webinara erişim sağlayabilirsiniz.
https://ptj-fzj.webex.com/ptj-fzj-en/j.php?MTID=m669724cf438b8df889daeecf7915753d
Ayrıca Türkiye’deki araştırmacılar için 20.05.2024 tarihinde, saat 10:00’da düzenlenecek olan bilgi gününe kayıt yaptırmak için https://forms.gle/JvkkzbzmKKqxVwGE7 adresinde yer alan kayıt formunu doldurabilirsiniz.
Çağrı sekretaryasına iletilecek uluslararası proje başvurularının yanı sıra projelerde Türkiye’den yer alacak araştırmacılar tarafından TÜBİTAK’a ulusal proje başvurusu yapılması zorunludur. Söz konusu çağrı kapsamında ülkemizden sunulacak proje önerileri, TÜBİTAK 1071 Uluslararası Araştırma Fonlarından Yararlanma Kapasitesinin ve Uluslararası Ar-Ge İşbirliklerine Katılımın Artırılmasına Yönelik Destek Programı kapsamında desteklenecektir. Başvuru kurallarına uyulmaması durumunda başvurunun değerlendirmeye alınmadan iade edilmesi söz konusu olduğundan, başvuru öncesinde ulusal başvuru kurallarının detaylı bir şekilde incelenmesi gerekmektedir.
TRANSCAN-3, translasyonel kanser araştırmalarını destekleyen bir ERA-NET Cofund projesidir. Projenin amacı, temel araştırmadan tedaviye translasyonel kanser araştırmalarını destekleyerek Avrupa çapında kanserin teşhis, tedavi ve bakımının kolaylaştırılmasıdır.
TRANSCAN-3 Projesi kapsamında 26 Nisan 2024 tarihinde açılan uluslararası ortak çağrı (JTC2024) başlığı “Combination therapies against cancer: new opportunities for translational research” olarak belirlenmiştir.
Çağrı; tümör direncini yenecek ve istenmeyen yan etkileri azaltarak, hastaya ait klinik çıktıları iyileştirecek kişiye özel kombinasyon tedavilerin (farklı tedavilerin birlikte kullanması) geliştirilmesi ve kanser tedavisi alanında yapılan laboratuvar çalışmalarının klinik uygulamaya dönüşmesini (bench to the bedside) hedeflemektedir. Faz 2 klinik araştırmalar çağrı kapsamı dışındadır.
Proje önerilerinin aşağıdaki hedeflerden yalnızca birisini kapsaması gerekmektedir.
Hedef 1: Yeni ilaç kombinasyon tedavilerinin test edilebileceği yeni tümör modellerinin geliştirilmesi Hedef 2: Yeni kombinasyon tedavilerinin test edilebilmesi için yüksek verimli ilaç kombinasyon tarama platformlarının dizayn edilmesi ve geliştirilmesi
Hedef 3: İlaç direncini yenmek için immunoterapi ve radyoterapi kombinasyon stratejilerinin kullanılması
TRANSCAN-3 Projesi 2024 Yılı Çağrısına ülkemizden yapılan başvurularda, Türkiye’de yerleşik kuruluşlar ve araştırmacılar TÜBİTAK-1071 Uluslararası Araştırma Fonlarından Yararlanma Kapasitesinin ve Uluslararası Ar-Ge İşbirliklerine Katılımın Artırılmasına Yönelik Destek Programı kapsamında desteklenecektir.
Çok ortaklı uluslararası konsorsiyumlar tarafından sunulacak proje önerilerinin destekleneceği TRANSCAN-3 JTC2024 Çağrısı iki aşamalı bir başvuru sürecine sahiptir. İlk aşama uluslararası proje başvuruları “https://ptoutline.eu/app/transcan2024” elektronik sistemi üzerinden yapılacaktır ve başvurular 5 Temmuz 2024 tarihinde (12:00 CEST) sona erecektir. Bununla birlikte projede yer alan Türk kurum/kuruluşlar tarafından 1. aşama ulusal başvurunun “https://uidb-pbs.tubitak.gov.tr/” üzerinden 12 Temmuz 2024 tarihine kadar elektronik imzalı olarak yapılması gerekmektedir.
Çağrıya sunulacak proje önerileri için oluşturulan konsorsiyumun en az 3 farklı TRANSCAN-3 paydaşı ülkeden minimum 3, maksimum 6 proje ortağı (koordinatör dahil) içermesi gerekmektedir. Projede Türkiye, Macaristan, Letonya, Slovakya’dan ortak yer alıyorsa maksimum ortak sayısı 7’ye çıkarılabilir.
Çağrı dokümanı, başvuru kılavuzu, çağrı takvimi, çağrı kuralları ve 1. aşama başvuru dokümanı gibi önemli bilgilere çağrının uluslararası resmi internet sayfasından ulaşabilirsiniz.
Başvuru öncesinde Ulusal Başvuru Kuralları dokümanını dikkatlice incelemenizi tavsiye ediyoruz.
Konsorsiyum kurmak amacıyla Ortak arama platformu’ndan da faydalanabilirsiniz.
İletişim:
Uluslararası Başvuru Kuralları hakkında bilgi için:
Doç. Dr. N. Selcan TÜRKER
selcan.turker@tubitak.gov.tr
0312 2981760
Ulusal Başvuru Kuralları hakkında bilgi için:
Dr. Kamil Öncü ŞEN
oncu.sen@tubitak.gov.tr
0312 2981809
Biyoloji, Coğrafya, Değerler Eğitimi, Fizik, Kimya, Matematik, Tarih, Teknolojik Tasarım, Türkçe ve Yazılım alanları olmak üzere 10 alanda düzenlenen yarışmaya, 81 ilden ve KKTC’den, 4.318 okuldan, 10.218 erkek ve 13.323 kız öğrenci olmak üzere toplam 23.541 öğrencinin hazırladığı 16.712 proje başvurusu alındı.
Proje başvuruları; Adana, Ankara, Bursa, Erzurum, İstanbul Asya (Sakarya), İstanbul Avrupa, İzmir, Kayseri, Konya, Malatya, Samsun ve Van olmak üzere 12 bölgede her alan için oluşturulan jüri tarafından yarışmanın ön değerlendirme aşamasında değerlendirildi ve bu aşamayı geçen 1.220 projenin sahibi, 1.109 erkek ve 1.264 kız öğrenci olmak üzere toplam 2.373 öğrenci yarışmanın bölge aşamasına davet edildi. Yarışmanın bölge aşaması, 22-25 Nisan 2024 tarihleri arasında 12 bölgede eş zamanlı olarak düzenlendi.
Bölgelerde yapılan proje değerlendirmeleri sonucunda, 25 Nisan 2024 tarihinde düzenlenen ödül törenlerinde ödül alan proje sahiplerine Başarı Belgeleri takdim edildi.
TÜBİTAK Başkanı da öğrencilerin yanındaydı
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da bölge finallerinde öğrencileri yalnız bırakmadı. İstanbul Asya ve Ankara bölgeleri sergilerini gezen Mandal katılımcılarla da birebir ilgilendi.
Ankara’daki sergi ziyaretine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Mandal, “TÜBİTAK olarak ortaokul öğrenimine devam etmekte olan öğrencileri temel, sosyal ve uygulamalı bilim alanlarında çalışmalar yapmaya teşvik etmeyi, çalışmalarını yönlendirmeyi ve mevcut bilimsel çalışmalarının gelişimine katkı sağlamayı amaçladığımız 2204-B programımız kapsamında düzenlediğimiz 18. Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nın Ankara Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşen Ankara Bölge Sergisini ziyaret ettik. Çocuklarımızı olabildiğince erken yaşlarda araştırma ekosistemimize dahil ederek Tam Bağımsız Türkiye hedefiyle bilimde ve teknolojide Ülkemizin gücüne güç katacak bir nesil yetiştirmek için önemli bir adım olarak gördüğümüz yarışmamızda, projeleri sergilenme aşamasına kalan öğrencilerimizden çalışmaları hakkında bilgiler aldık.” ifadelerini kullandı.
“Gezdiğimiz her masada geleceğe dair başka bir umut, öğrenme ve araştırma heyecanı ile parlayan çok sayıda gözle karşılaştık.” diyen Mandal, “Biyoloji, Coğrafya, Değerler Eğitimi, Fizik, Kimya, Matematik, Tarih, Teknolojik Tasarım, Türkçe ve Yazılım alanları olmak üzere toplam 10 alanda düzenlenen yarışmamıza katılarak birbirinden yenilikçi projeler ile araştırma ekosistemimizin en genç paydaşları olan minik araştırmacılarımıza emekleri, hayalleri ve azimleri için teşekkür ediyor, kendilerini her zaman destekleyeceğimizin bir kez daha altını çiziyoruz!” diye konuştu.
“23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Araştırma Ekosistemimizin En Genç Üyeleri ile Birlikteydik!”
TÜBİTAK 18. Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nın Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen İstanbul Asya Bölge sergisini de ziyaret eden TÜBİTAK Başkanı, “Sergiye katılan ortaokul öğrencilerimizin geliştirdiği projeleri kendilerinden dinledik. Her projeyi tek tek gezerek öğrencilerimizin heyecanlarına ortak olduk. Her biri birbirinden kıymetli çocuklarımızın gerçekleştirdikleri çalışmalar geleceğe olan umutlarımızı da güçlendirdi.” dedi.
“Biyoloji, Coğrafya, Değerler Eğitimi, Fizik, Kimya, Matematik, Tarih, Teknolojik Tasarım, Türkçe ve Yazılım alanlarında yenilikçi projeler geliştirerek araştırma ekosistemimize adım atan çocuklarımızın bayramlarını kutladık” vurgusu yapan Mandal, “Çocuklarımızın değerli velilerine ve bilimsel araştırma yolculuklarında kendilerine rehberlik eden danışman öğretmenlerimize teşekkürlerimizi sunarız. TÜBİTAK olarak araştırma ekosistemimizin geleceğinin çocuklarımızın bilimsel farkındalık ve araştırma kültürü kazanmalarında saklı olduğunun bilinci ile çocuklarımızın yanında olmaya ve onları desteklemeye devam edeceğiz.” değerlendirmelerinde bulundu.
Bölge Birinciliği ödülü alan projeler, yarışmanın final sergisine ve ödül törenine katılmaya hak kazandı. Yarışmanın final aşaması, 2204-A Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması’nın bölge aşaması sonucunda Bölge Birinciliği ödülü alarak finalist olan projeler ile birlikte, 26-30 Mayıs 2024 tarihleri arasında Ankara’da düzenlenecek.
TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı tarafından ortaokul öğrenimine devam etmekte olan öğrencileri temel, sosyal ve uygulamalı bilim alanlarında çalışmalar yapmaya teşvik etmek, çalışmalarını yönlendirmek ve mevcut bilimsel çalışmalarının gelişimine katkı sağlamak amacıyla her yıl 2204-B Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması düzenleniyor.
Genel Bilgi
TÜBİTAK’ın koordinasyonunda, ilgili kamu ve özel kuruluşlar, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarıyla eşgüdüm içinde yürütülmesi planlanan Vizyon 2023 Projesi’nin temel eksenini, ülkemizde ilk kez gerçekleştirilen “Teknoloji Öngörü″ alt projesi oluşturmuştur.
Teknoloji Öngörü Projesi ile ilgili bütün kesimlerin geniş katılımıyla ve sistematik bir yöntemle, istenen bir geleceğe ulaşmak için bilim ve teknoloji alanında neler yapılması gerektiği konusunda görüş toplanması ve bu görüşlerin derlenmesi amaçlanmıştır.
Çeşitli ülkelerde yürütülen teknoloji öngörüsü çalışmalarında farklı yaklaşım ve yöntemlerin kullanıldığı görülmektedir. Bu yaklaşım farklılıklarının temelinde, teknoloji öngörüsünün öncelikle hangi amaca yönelik olarak yürütüldüğü, hangi alanlara odaklanılacağı ve sonuçta bu çalışmadan somut olarak nelerin elde edilmesinin beklendiği gibi konularda alınan farklı kararlar yatmaktadır.
Bu bağlamda, Vizyon 2023 kapsamında tasarımlanan Teknoloji Öngörü Projesi’nin başlatılmasının temel nedenleri; i) elde edilen bulguların B&T politikalarının oluşturulmasında bir araç olarak kullanılması, ve ii) süreç yararları olarak belirlenmiştir. Projenin, teknoloji öngörüsü çalışmalarının ilk kez yürütüldüğü diğer birçok ülkede görüldüğü gibi, bilim ve teknoloji alanına odaklanmasına karar verilmiştir. Proje sonucunda elde edilen bulgular ve kazanımlar ise şunlardır:
Dünyadaki teknoloji öngörüsü çalışmalarında sıklıkla kullanılan yöntemler paneller, delfi sorgulaması ve senaryo yöntemidir; bunların iki veya daha çoğunun birlikte kullanıldığı örnekler de vardır.
Türkiye için kurgulanan Teknoloji Öngörü Projesi’nde, temel unsur paneller olmak üzere, iki yöntemin birlikte yer almasına karar verilmiştir:
Paneller
Delfi Sorgulaması
Öngörülen teknolojik gelişmeler ve etkileri üzerine yapılan uzman sorgulaması
Çeşitli sosyo-ekonomik faaliyet alanları ve tematik konuları kapsayan paneller, kendi ilgi alanlarında teknoloji öngörüsü çalışmasını yürütmüşlerdir; panellerin ortaya koyduğu saptamalar, yaygın danışma sürecinde, ilgili toplum kesimlerinde tartışılmış ve Delfi Sorgulaması ile de geniş bir uzmanlar grubunun görüşlerine başvurulmuştur.
Yaygın danışma sürecinden elde edilen görüşlerin ışığında son şeklini alan panel çalışmalarının sonuçları, daha sonra bir bütünlük içinde ele alınarak ve stratejik teknoloji ölçütleri kullanılarak, ülkenin bilim ve teknoloji vizyonu ve stratejik teknoloji alanları belirlenmiştir. Teknoloji Öngörü Projesi, bilim ve teknoloji sisteminin mevcut kapasitesinin saptanmasına yönelik diğer üç alt proje (Ulusal Teknoloji Envanteri, Araştırmacı Bilgi Sistemi (ARBİS), TÜBİTAK Ulusal Araştırma Altyapısı Bilgi Sistemi (TARABİS) ile birlikte, ülkenin 20 yıllık bilim ve teknoloji stratejilerini şekillendirmiştir.
Teknoloji Öngörüsü Panelleri
Vizyon 2023 Projesi’nin üst düzey yetki ve onay mercii olan Yönlendirme Kurulu, 13 Nisan 2002 tarihli ilk toplantısında, proje kapsamında oluşturulacak panelleri belirlemiştir.
1. Eğitim ve İnsan Kaynakları (Tematik Panel)
2. Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma (Tematik Panel)
3. Bilgi ve İletişim
4. Enerji ve Doğal Kaynaklar
5. Sağlık ve İlaç
6. Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayii
7. Tarım ve Gıda
8. Makine ve Malzeme
9. Ulaştırma ve Turizm
10. Kimya
11. Tekstil
12. İnşaat ve Altyapı
Delfi Sorgulaması
Delfi sorgulamasında ise,
Paneller tarafından öngörülen ve Delfi sorgulaması ile uzmanlarca değerlendirilen teknoloji alanları/teknolojiler arasından,
yüksek teknolojiler, ülkemiz için stratejik teknolojiler olarak belirlenmiştir. Bu amaçla; çeşitli teknolojik faaliyetlerin önem düzeylerini belirlemek için Stratejik Teknoloji Ölçütleri, yapılabilirlik düzeylerini belirlemek için ise panel öngörüleri ve Delfi sonuçları kullanılmıştır.
Stratejik teknoloji ölçütleri, bir anlamda Türkiye’nin 2023 hedefleri bağlamında bilim ve teknolojiden öncelikli beklentileri nelerdir’ sorusuna verilecek yanıtlardır. Bir teknolojiyi diğerine göre daha önemli (stratejik) kılan, örneğin rekabetçiliği artırması veya işsizliği azaltması veya çevreye duyarlığı gibi farklı özellikleri olabilir. Stratejik teknoloji ölçütleri, işte bu farklı özellikler arasından, panellerden alınan öneriler değerlendirilerek, Yönlendirme Kurulu tarafından yapılan önceliklendirme ile belirlenmiştir.
Aşama 2’ye sunulan iş planları panel yöntemiyle değerlendirilir. Panelist aşağıdaki üç boyutun kriterlerini dikkate alarak iş planını değerlendirir:
a) İş planının teknoloji düzeyi ve yenilikçi yönü,
b) İş planının uygunluğu ve yapılabilirliği,
c) İş planının ticarileşme potansiyeli.
Türkiye Yeşil Sanayi Projesi için Bireysel Danışmanlık Hizmetleri Alımı Duyurusu için Tıklayınız.
TÜBİTAK-BİDEB
2224/B Yurt İçi Bilimsel Etkinliklere Katılımı Destekleme Programı
Adres: Tunus Caddesi No:80
06100 Kavaklıdere Ankara
Tel: 444 66 90
E-posta: bideb2224@tubitak.gov.tr
2023-2024 yılı Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışması Süreci
TÜBİTAK - BİDEB (Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı)
Araştırma Burs ve Destekleri Grup Koordinatörlüğü
2216-B TÜBİTAK-TWAS Doktora Sırası ve Doktora Sonrası Araştırma Burs Programları
Tel: +90 0312 444 66 90
E-posta: bidebtwas@tubitak.gov.tr
TÜBİTAK - BİDEB (Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı)
Araştırma Burs ve Destekleri Grup Koordinatörlüğü
2216-B TÜBİTAK-TWAS Doktora Sırası ve Doktora Sonrası Araştırma Burs Programları
Tel: +90 0312 444 66 90
E-posta: bidebtwas@tubitak.gov.tr
TÜBİTAK - BİDEB (Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı)
Araştırma Burs ve Destekleri Grup Koordinatörlüğü
2216-B TÜBİTAK-TWAS Doktora Sırası ve Doktora Sonrası Araştırma Burs Programları
Tel: +90 0312 444 66 90
E-posta: bidebtwas@tubitak.gov.tr
Destek üst limiti;
Türk Hava Yolları sponsorluğunda karşılanacak yurt içi ve yurt dışı uçak bilet bedeli üst limitlere dahil değildir.
4007 BİLİM ŞENLİKLERİ 2024 YILI ÇAĞRISI KAPSAMINDA REVİZE HAKKI TANINAN PROJELERİN SONUÇLARI AÇIKLANDI!
4007 Bilim Şenlikleri Destekleme Programı 2024 yılı çağrısı kapsamında revize hakkı tanınan A ve B kategorileri kapsamındaki projelerin sonuçları açıklanmıştır. Sonuçlara aşağıdaki dokümandan erişebilirsiniz.
Türkiye'nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A'nın devir teslim töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirildi. Ankara'da düzenlenen törende, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın da hazır bulundu.
Tören kapsamında, TÜRKSAT 6A'nın üretim ve test süreçleri başarıyla tamamlanarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'na bağlı TÜRKSAT AŞ'ye resmi olarak teslim edildi.
Törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İlk yerli ve milli haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A'nın hizmete alma töreni vesilesiyle bugün beraberiz. TÜRKSAT 6A'yı 9 Temmuz 2024'te uzaya fırlatmış, ilk test yayınını 17 Şubat'ta yapmıştık. Tüm süreçler sorunsuz tamamlandı. TÜRKSAT 6A'nın ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Projenin başarıyla ilerletilmesine emeği geçen kardeşlerime teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“En az 15 yıl hizmet verecek TÜRKSAT 6A ile TÜRKSAT'ın işlettiği haberleşme uydularının sayısı 6'ya, uzaydaki uyduların mevcudu da 10'a yükselmiş oluyor. Yeni haberleşme uydumuz televizyon yayıncılığı başta olmak üzere acil durum haberleşmesi için geniş kapsama alanı sunacak” diyen Erdoğan, “Uzay iletişim ve haberleşme sektörlerimiz için atılmış çok büyük bir adım olan TÜRKSAT 6A uydumuzun ülkemiz ve milletimiz için bir kez daha hayırlar getirmesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
“Yüzde 80'in üzerinde yerlilik oranıyla 84 yerli ekipman kullanılarak geliştirdiğimiz TÜRKSAT 6A ile birlikte Türkiye kendi haberleşme uydusunu üreten 11 ülkeden biri konumuna yükseldi” vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıllara sari bu çalışmalar ve teknolojilerle uzayda pek çok kritik eşiği aştık. En yüksek yerlilik oranına sahip TÜRKSAT 6A uydumuzu üretme imkan, yeteneğine sahip olduk. Yapamayız diyenlere inat biz yaparız, hatta daha iyisini yaparız dedik. Karamsarlık aşılayanlara kendi ülkesinden umudunu kesenlere asla kulak asmadık. Yılmadan, yorulmadan, inanç, sabır ve azimle çalışarak bugünlere kadar hamdolsun alnımızın akıyla geldik. Her bir mühendisimize buradan bir kez daha kalpten teşekkür ediyorum” değerlendirmelerinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “23 yıldır olduğu gibi önce hayalleri hedeflere, sonra da hedeflere gerçeklere dönüştürmeye hep beraber inşallah devam edeceğiz. Uydularımızın dünya genelinde ulaştığı nüfus 3,5 milyardan 5 milyara yükselecek. Teknoloji transferi ve tecrübe kazanımı sayesinde ülkemiz uydu ve bileşenlerinin üretiminde önemli pazar payına sahip olacak.
Devrim niteliğindeki projeyle yerli ve milli uydu platformuna sahip olduk. Alt yüklenicilerle birlikte uydu üretim ekosistemi kurarak birçok kurum ve kuruluşumuzun uzay sanayine katkı vermesini sağladık. Aktif roller üstlenen mühendis ve personelle birlikte uydu ve uzay teknolojileri için insan kaynağı yetiştirmiş olduk.
Fırlatma süreci de TÜRKSAT tarafından yönetildi. Dünya nüfusunun yüzde 60'ından fazlasını 5 milyar nüfusu kapsama alanına alan uzay çalışmalarında parmakla gösterilen ülkeler arasına girdik.
Elde edilen bu kazanım ve etkinliklerle milli uydu markamızı oluşturma ve uzay şirketi kurulması noktasında önemli fırsat yakaladık.
İnşallah çıtayı sürekli yukarıya çıkartarak hedeflerimize ulaşacağız. Dünyadaki gelişmelere baktığımızda şu gerçeği görmekteyiz. Türkiye'nin önünde tarihi fırsat penceresi açılmaktadır. Hiç kimsenin şahsi ikbali özellikle bu uğurda heba etmesine izin veremeyiz” dedi.
“TÜRKSAT 6A uzaydaki bilgi birikiminin göstergesi”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, hizmete alınan TÜRKSAT 6A'nın uzaydaki bilgi birikiminin göstergesi olduğunu belirterek, "TÜRKSAT 7A ile yüksek çözünürlüklü gözlem gerçekleştirecek, yeni nesil takım uydularımız İmece-2 ve İmece-3 ile uzayda iddiamızı güçlendireceğiz" dedi
Uzayın artık daha fazla ülkenin söz sahibi olabildiği, tarımdan sağlığa, haberleşmeden bilgi teknolojilerine farklı alanlarda yeni buluşların hızla yaygınlaştığı bir alana dönüştüğüne dikkati çeken Kacır, şöyle devam etti: "Uydu teknolojilerinde yerlileşme ve millileşme çabalarımızın eseri gözlem uydumuz Göktürk-2, 12 yıldır uzaydaki gözümüz olarak görev yapıyor. Göktürk-2'de elde ettiğimiz çok yönlü kabiliyetleri, metre altı çözünürlüklü milli gözlem uydumuz İmece ile taçlandırdık. Pek çok bileşenini milli olarak geliştirdiğimiz İmece uydusuyla dünyanın her noktasından hiçbir kısıt olmadan görüntü alabiliyoruz." Kacır, yaklaşık 600 kilogram olan ve 600 kilometre yörüngede görev yapan yer gözlem uydularından sonra çıtayı yükselttiklerini belirterek, "36 bin kilometre yer sabit yörüngede görev yapacak 4 bin 250 kilogramlık haberleşme uydusu ile kabiliyetlerimizi bir üst lige taşıdık. TÜRKSAT 6A Projesi'nde daha evvel yurt dışından temin edilen TÜRKSAT haberleşme uydularının tedarik ve işletme süreçlerinde elde ettiğimiz deneyimle gözlem uydularındaki üretim kabiliyetimizi birleştirdik. TÜBİTAK Uzay, TÜRKSAT, TUSAŞ, ASELSAN ve CTech'ten 500'e yakın uzmanın görev aldığı projeyle uydu teknolojilerinde geniş bir insan kaynağı havuzu ve tecrübe birikimi oluşturduk. Güç elektroniklerinden uçuş bilgisayarına, yıldız izlerden tepki tekeri ve elektrikli itki sistemine 24 farklı kategoride 84 ekipmanı yerli imkanlarla üreterek, yüzde 80'in üzerinde yerlilik düzeyine eriştik" değerlendirmesinde bulundu.
"Uzayda iddiamızı sürdüreceğiz"
Bakan Kacır, Türkiye'de bugüne kadar ürettikleri en yüksek değere sahip teknoloji ürünü TÜRKSAT 6A'nın yörünge kabul testleri ve devreye alma işlemleri sonrasında bugün TÜRKSAT'ın işletmesi için hazır durumda olduğunu dile getirdi. Uydu çalışmalarında tarihi bir dönemeç niteliğindeki bu projenin ardından yeni atılımları hayata geçirmeye devam ettiklerini aktaran Kacır, şöyle konuştu: "Tarihimizin en büyük bütçeli teşvik programı HIT-30 ile uzay teknolojilerinde yatırımları destekliyoruz. Rekabet Öncesi İşbirliği Programı'mızda yakın yörünge uydularının üretiminde kabiliyetlerimizi geliştirecek Uydu Teknolojileri Geliştirme Çağrımız büyük ilgi gördü. Önümüzdeki dönemde uydu geliştirme alanında kamudaki kapasiteyi tek çatı altında toplayacağız. Küresel rekabet gücüne sahip milli uydu şirketimizi oluşturacağız. TÜRKSAT 6A Projesi'nde elde ettiğimiz kazanımlardan üst düzeyde yararlanacağımız TÜRKSAT 7A ile yüksek çözünürlüklü gözlem gerçekleştirecek yeni nesil takım uydularımız İmece-2 ve İmece-3 ile uzayda iddiamızı güçlendireceğiz." Gözlem uydularında elektro-optik kamera gibi yüksek katma değerli sistemlerde başlattıkları ihracatı haberleşme uydularıyla sürdüreceklerini vurgulayan Kacır, AR-GE ve üretim kabiliyetlerini Ay Misyonu'nda değerlendirdiklerini anlattı.
Uzay Teknoparkı açılacak Kacır, kendi mühendisleri ve bilim insanlarının geliştirdiği milli itki sistemine sahip uzay aracıyla Ay'a erişeceklerini belirterek ”Bugün hizmete aldığımız TÜRKSAT 6A Projesi, uzay alanındaki stratejik vizyonumuzun ve birikimimizin somut bir göstergesidir. Elbette bu kazanımlarla yetinmeyeceğiz. Türkiye'yi uzay teknolojilerinde lider ülkelerden biri haline getirmek için çalışmalarımızı hız kesmeden sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
“Haberleşme uydularımızın yedinci serilerinin hazırlık çalışmalarına başladık”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ise Türkiye'nin ilk yerli ve milli uydusu TÜRKSAT 6A'nın ülkenin uzaydaki izini daha da güçlendireceğini belirterek, "Haberleşme uydularımızın yedinci serilerinin hazırlık çalışmalarına da başladık. Yedinci nesil uydularımızla hem yerli ve milli kaynaklarımızı kullanacağız hem de uluslararası işbirliklerinden azami yararlanacağız." dedi.
Bakan Uraloğlu Türkiye'nin 1994'te başlayan uydu serüveninin, TÜRKSAT 1B, 1C, 2A, 3A, 4A, 4B, 5A ve 5B ile güçlenerek devam ettiğini söyledi. Yüzde 80'in üzerinde yerlilik oranıyla 84 yerli ekipmanla üretilen TÜRKSAT 6A'yı hizmete alarak, Türkiye'yi haberleşme uydusu tasarlayıp üretebilen dünyadaki 11 ülke arasına taşıdıklarını ifade eden Uraloğlu, "TÜRKSAT 6A, sadece bir uydu değil, Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla şekillenen, ülkemizin mühendisliğinin, emeğinin ve vizyonunun uzaya kazınmış bir mührüdür." diye konuştu. Uraloğlu, bu tarihi başarının temellerinin 2014'te proje finansörleri olan Bakanlığa bağlı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi, TÜBİTAK ve TÜRKSAT arasında imzalanan anlaşmayla atıldığını anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ayrıca Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı da ASELSAN tarafından geliştirilen görev yüküyle projeye paydaş olarak destek verdi. 2015'te açılan Kahramankazan'daki Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezimiz (USET) uydunun tasarım, entegrasyon ve test süreçlerinin ana üssü oldu. TÜBİTAK UZAY, ASELSAN, TUSAŞ ve CTECH gibi milli kurumlarımızla uydu yönetim birimi, tepki tekeri, güneş algılayıcıları, antenler ve güç kontrol birimleri gibi kritik bileşenleri yerli imkanlarla üreterek bu projeyi bir şahesere dönüştürdük."
TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından yürütülen 2224-A Yurt Dışı Bilimsel Etkinliklere Katılımı Destekleme Programı ve 2224-B Yurt İçi Bilimsel Etkinliklere Katılımı Destekleme Programı 2024 yılı 4. dönem çağrılarının sonuçları açıklandı. Başvuru sonuçlarına BİDEB Başvuru ve İzleme Sistemi (https://ebideb.tubitak.gov.tr/) üzerinden ulaşılabilir.
TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı
Araştırma Burs ve Destekleri Grup Koordinatörlüğü
2247-B Avrupa Araştırma Konseyi (ERC) Projeleri Güçlendirme Desteği
Adres: TÜBİTAK Başkanlık Binası
Tunus Cad. No:80
06100 Kavaklıdere-Çankaya/ANKARA
Tel: 444 66 90
e-Posta: bideb2247a@tubitak.gov.tr
TÜBİTAK - BİDEB 2232-B
ARAŞTIRMA BURS VE DESTEKLERİ GRUP KOORDİNATÖRLÜĞÜ
2232-A Uluslararası Genç Araştırmacılar Programı
Adres: TÜBİTAK Başkanlık Binası
Tunus Caddesi No:80 Kavaklıdere
ÇANKAYA/ANKARA PK:06100
Tel: 444 6690
E-Posta: bideb2232@tubitak.gov.tr
TÜBİTAK - BİDEB 2232-B
ARAŞTIRMA BURS VE DESTEKLERİ GRUP KOORDİNATÖRLÜĞÜ
2232-A Uluslararası Genç Araştırmacılar Programı
Adres: TÜBİTAK Başkanlık Binası
Tunus Caddesi No:80 Kavaklıdere
ÇANKAYA/ANKARA PK:06100
Tel: 444 6690
E-Posta: bideb2232@tubitak.gov.tr