Çağrı, Türk ve Amerikan bilim insanları arasındaki araştırma ortaklıklarından doğan başvuruları teşvik ederek uygun bütçeli tanı ve tedavi teknolojilerinin gelişmesiyle düşük ve orta seviye kaynak gerektiren tıbbi ihtiyaçların karşılanmasıdır.
Uygun Bütçeli Tıbbi Teknolojiler (Affordable Medical Technologies): Kullanılabilir, uygun maliyetli, sürdürülebilir ve dünyanın farklı bölgelerindeki düşük ve orta seviye kaynak gerektiren, belirli klinik ihtiyaçları karşılayabilen teknolojileri işaret etmektedir.
Araştırma ve Inovasyon: Bu çağrı kapsamındaki araştırmalar amaç-odaklı olmalı ve araştırılması hedeflenen kanser sorunlarının klinik ortamlarda çözülmesiyle elde edilecek çıktıların geniş çaplı benimsenmesi ve etkin bir şekilde yayılması için gerekli performans ihtiyaçlarını karşılamalıdır. İnovasyon çerçevesinde ise başvurular, henüz klinik ortamlarda geniş çaplı yer edinmemiş, gelişmekte olan veya yeni imkanların uyumlu bir uluslararası plan çerçevesinde klinik kullanıma kazandırılmasına yönelik olmalıdır. Nihai kullanıcılara yeni yetkinlikler kazandıracak bir inovatif amaç gütmelidir.
Klinik Kullanıma Yönelik Proje Odağı: Başvurular projenin tekli veya çoklu klinik araştırmalar açısından önemini veya ortaya çıkaracağı olası klinik faydayı net bir şekilde ortaya koymalıdır. Araştırma ekipleri onkoloji, patoloji ve/veya diğer klinik bilimlerle ilgili ana uzmanlıkları sağlaması açısından hekimleri temel katılımcılar olarak dahil etmelidir ve planlanmış amaca uyumlu şekilde hareket etmelidir. Çok yönlü klinik araştırmaları uygulayan, optimize eden (en uygun hale getiren) ve çok yönlü klinik araştırmaları geçerli kılan araştırma planları teşvik edilmektedir. Ancak, klinik çalışmaların temel oluşturduğu başvurular (Önerilen teknoloji ve yöntemin halihazırda kullanılıyor olduğu, optimize, doğrulanmış ve geliştirilmiş olduğu; araştırmadaki niyetin klinik çıktıların keşfedilmesi olduğu öneriler) bu çağrı için uygun değildir.
Çağrı kanser alanında yapılacak proje başvurularını kapsayacaktır.
Çağrı Kapsamında Gerçekleştirilebilecek Örnek Çalışma Konuları:
Bu çağrı çerçevesinde hedeflenen kanser hastalığına yönelik tasarlanan teknolojiler, aşağıdakilerle sınırlı olmamakla birlikte, bunlar gibi olabilir:
Yukarıda belirtilenler sadece örnek amaçlıdır. Sadece düşük veya orta seviye kaynak gerektiren cihaz ve ortak teknoloji geliştirilmesine yönelik başvurular teşvik edilmektedir. Bunun yanında, araştırmacılardan geliştirecekleri teknoloji ile yaratacakları etkiyi tanımlamaları da beklenmektedir.
Ortak Ar-Ge projesi önerme ve destekleme koşulları aşağıda yer almaktadır:
Dikkat edilmesi Gereken Diğer Hususlar:
Ortak Ar-Ge projesi önermek isteyen Türk bilim insanlarının, projeyi birlikte gerçekleştireceği Amerikalı araştırmacılar ile “proje ortağı” olarak anlaşmaları gerekmektedir.
Türkiye’deki proje ortaklarının, çağrı açıldığında başvuru sistemine yüklenecek olan proje öneri formunu doldurarak incelenmek üzere TÜBİTAK’a, ABD’li proje ortaklarının ise NIH’den temin edecekleri proje öneri formunu doldurarak NIH’e eşzamanlı olarak teslim etmeleri gerekmektedir. Tek taraflı başvurular kabul edilmemektedir.
TÜBİTAK ve NIH kendilerine iletilen proje önerilerini kendi iç prosedürlerine uygun bir şekilde incelemekte ve değerlendirmektedirler. Değerlendirme bilimsel yeterlilik esasına göre yapılmaktadır. Bahsekonu kuruluşlar, incelenen projeler hakkındaki kararlarını birbirine bildirmekte, iki kuruluşun da uygun bulduğu projeler desteklenmektedir..
Ortak projeler 2 yılı aşmayacak şekilde gerçekleşmekte, projeler bilim insanı ve bilgi değişimi yoluyla uygulanmaktadır. Proje öneri formu doldurulurken proje kapsamında yapılacak çalışma ziyaretlerinin sayı ve süresinin ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmesi gerekmektedir.
Projeler kapsamında yapılacak araştırmacı değişimlerinde, her ülke kendi araştırmacılarının masraflarını (konaklama, yeme-içme, uçak bileti ve gündelik) masraflarını üstlenmektedir. Bu durumda,
Türk bilim insanları/uzmanlar için:
Türkiye'den giden Türk bilim insanları ve uzmanların uluslararası seyahat giderlerinin yanı sıra konaklama masrafları ve ayrıca yeme içme masraflarını karşılamak üzere 100 ABD Doları karşılığı Türk Lirası gündelik TÜBİTAK tarafından ödenir. Çağrı kapsamında yurtdışı seyahat desteği, konaklama ve yeme-içme desteğinin yanı sıra Türk tarafına TÜBİTAK tarafından ayrıca araştırma desteği de verilmektedir.
Çağrı ile ilgili halihazırda açıklanmış olan detaylara ABD’li araştırmacılar http://grants.nih.gov/grants/guide/pa-files/PAR-15-276.html sayfasından, Türk araştırmacılar ise www.tubitak.gov.tr/uidb sayfasından ulaşabilmektedir.
Söz konusu işbirliği çerçevesinde TÜBİTAK’a proje önerisi sunmak isteyen araştırmacıların, çağrının açılmasını takiben sisteme yüklenecek olan Proje Öneri Formu’nu elektronik olarak doldurması ve özellikle belirtilen belgelerin çıktılarının alınarak çağrının açıklanacak olan son başvuru tarihine kadar İkili ve Çoklu İlişkiler Müdürlüğü, TÜBİTAK’a teslim edilmesi gerekmektedir.
Amerikalı ortakların ise başvuru süreçleri için NIH ile temasa geçmeleri gerekmektedir.
TÜBİTAK Uluslararası Projeler Online Başvuru adresi: http://uidb-pbs.tubitak.gov.tr
Islak İmzalı Elektronik Başvuru Çıktısının İletilmesi Gereken Adres:
TÜBİTAK
Uluslararası İşbirliği Daire Başkanlığı
İkili ve Çoklu İlişkiler Müdürlüğü
Adres: TÜBİTAK-ULAKBİM YÖK Binası B5 Blok
06539 Bilkent / ANKARA
TÜRKİYE
Tel: (+90 312) 298 94 94 43
Faks: (+90 312) 427 74 83
E-posta: uidb@tubitak.gov.tr
Proje bütçesi;
9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi kapsamında yola çıkan Türk ekibi, 60 saat süren uzun yolculuğun ardından Antarktika King George Adası'na vardı. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde, TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonunda gerçekleşen 9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi'ne katılan ekip, İstanbul'dan ayrıldıktan sonra Brezilya ve Şili üzerinden 103 enlem geçerek zorlu bir yolculuk yaptı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır'ın katılımıyla İstanbul Havalimanı'nda düzenlenen törenle Beyaz Kıta'ya uğurlanan 20 kişilik ekip, 2,5 gün süren yolculuğun ardından Antarktika King George Adası'na vardı. Ada yakınlarında bulunan Şili bayraklı Betanzos isimli gemiye gelen bilim ekibi, toplu fotoğraf çektirdi. Yaklaşık 14 bin kilometre yol katederek adaya ulaşan bilim ekibi, buradan gemiyle önce Dismal Adası'na, daha sonra ise Türk bilimsel araştırma kampının bulunduğu Horseshoe Adası'na varmayı planlıyor.
Ekip, "bilim ve barış kıtası" olarak adlandırılan Antarktika'da yaşam bilimleri, sosyal bilimler, fiziki bilimler ve yer bilimleri gibi alanlarda 19 ayrı proje icra edecek.
"Türkiye'nin burada ayak izinin bulunması çok önemli"
Türk bilim heyetini, Şili'nin Santiago kentindeki Arturo Merino Benitez Uluslararası Havalimanı'nda, Türkiye'nin Santiago Büyükelçisi Ahmet İhsan Kızıltan ve Büyükelçilik personeli karşıladı. Büyükelçi Kızıltan, burada yaptığı açıklamada, Antarktika Bilim Seferi ekibini karşılamaktan dolayı duydukları memnuniyeti dile getirerek, "Antarktika her bakımdan büyük potansiyel arz eden bir kıta. Hem bilimsel hem de doğal kaynaklar açısından Türkiye'nin burada ayak izinin bulunması çok önemli. Yıllar içinde bu seferler sayesinde Türkiye'nin bilimsel kapasitesini gösterme imkanımız bulunuyor." dedi. Şili makamlarının bu çabalarını her zaman desteklediğini kaydeden ve bu nedenle onlara teşekkür eden Kızıltan, "Türkiye ile Şili arasındaki işbirliğinin ticari, ekonomik ve siyasi birçok boyutu var. Ancak bu bilimsel boyut ayrı bir özellik katıyor. Gelecekte de bu seferlerin devam etmesini, başka vesilelerle de bilimsel işbirliğimizin gelişmesini istiyoruz." diye konuştu.
"Kıtaya inmeden tüm eşyalarımızı dezenfekte ediyoruz"
9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Koordinatörü Prof. Dr. Burcu Özsoy da Antarktika'nın flora ve faunasının korunması ve kıtaya ait olmayan türlerin taşınmasını önlemek amacıyla birçok kural uygulandığını belirterek, "Bu kurallar kapsamında da tedbir alan sefer ekibi, uçaktan inerken botlarını özel solüsyonlarla dezenfekte ederek kıtaya ayak bastı." dedi. 9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Lider Yardımcısı Dr. Atilla Yılmaz ise uzun seyahatler ve aktarmalar sonucunda Antarktika King George Adası'na indiklerini kaydederek, bir önceki duraklarında valizlerini ve eşyalarını dezenfekte ettiklerini, bu sayede kıtaya herhangi bir yabancı canlı türü taşınmasının önüne geçmeyi amaçladıklarını söyledi.
TÜBİTAK ile Bulgar Bilimler Akademisi (Bulgarian Academy of Sciences – BAS) arasındaki işbirliği çerçevesinde Türk ve Bulgar bilim insanları arasında ortak projeler desteklenmektir. Bu kapsamda "2502 - Araştırma Projeleri- BAS ile İkili İşbirliği Destek Programı" başlığı ile program başvuruya açıktır.
TÜBİTAK-BAS işbirliği projelerinde Türk tarafına TÜBİTAK tarafından yurtdışı seyahat desteği ve araştırma desteği verilmektedir.
Ortak araştırma projesi önermek isteyen Türk bilim insanlarının, projeyi birlikte gerçekleştirecekleri Bulgar Bilimler Akademisi’ne bağlı enstitülerde çalışan araştırmacı(lar) ile "proje ortağı" olarak anlaşmaları gerekmektedir.
2502 BAS ile İkili İşbirliği Programı sürekli olarak başvuruya açık olup başvuru toplama tarihleri belirlenmiştir. (31 Ocak, 31 Mayıs ve 30 Eylül) Her dönem için söz konusu tarihlere kadar başvuruların tamamlanması gerekmektedir. 2502 BAS İkili İşbirliği Programı bütçe üst limiti 3.000.000 TL, süre üst limiti ise 24 aydır.
Çağrı kapsamında aşağıdaki tematik alanlardan gerçekleştirilecek başvurular kabul edilecektir:
Biomedicine and Quality of Life: Biomedicine, Biomaterials, Epidemiology,
Nanosciences, New Materials and Technologies: Biomaterials, Ceramics & Composites,
Energy Resources and Energy Efficiency: Solar Power, Wind Energy, Off-Shore Wind Energy
Biodiversity, Biosources and Ecology: Sustainable Agriculture, Endemic Plants, Natural Plant Chemicals (Extraction of High-Value Chemicals from Plants)
Information and Communication Technologies
Cultural-Historical Heritage and National Identity
Türkiye'deki proje ortaklarının proje başvurularını elektronik başvuru sistemi üzerinden incelenmek üzere TÜBİTAK'a teslim etmeleri gerekmektedir. Tek taraflı başvurular kabul edilmemektedir.
TÜBİTAK ve BAS kendilerine iletilen proje önerilerini kendi iç prosedürlerine göre incelemekte ve değerlendirmektedir. Değerlendirme bilimsel yeterlilik esasına göre yapılmaktadır. Her iki kuruluş incelenen proje önerileri hakkındaki kararlarını birbirlerine bildirmekte, TÜBİTAK sadece iki tarafça da uygun bulunan projeleri desteklemektedir.
Projeler bilim insanı ve bilgi değişimi yoluyla uygulanmaktadır. Proje öneri formu doldurulurken proje kapsamında karşılıklı talep edilen araştırmacı değişimi süre ve sayısının ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmesi gerekmektedir.
Projeler kapsamında yapılacak bilim insanı değişimlerinde, “Gönderen Taraf”, uluslararası seyahat, konaklama ve yeme-içme masraflarını üstlenmektedir.
Buna göre, Türkiye'den giden bilim insanlarının konaklama masrafları ve ayrıca yeme içme masraflarını karşılamak üzere verilecek olan gündelikler 6245 Sayılı Harcırah Kanununu ve Yurtdışı Gündeliklerine Dair Karar kapsamında hesaplanmaktadır.
Bu doğrultuda yapılacak seyahatlerde ilk 10 gün için %50 artırılmış seyahat desteği verilmektedir.
Proje bütçesi;
İkili işbirliği projelerinde Türk tarafına TÜBİTAK tarafından yurtdışı seyahat desteği, konaklama, yeme-içme ve araştırma desteği verilmektedir.
Söz konusu işbirliği çerçevesinde TÜBİTAK’a proje önermek isteyenler başvurularını elektronik başvuru sistemi üzerinden yapabilirler.
ORTAK PROJE ÖNERME VE DESTEKLEME KOŞULLARI
Bilim ve teknoloji alanında öncü kurumlarımızdan biri olan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), 8-14 Mart Bilim ve Teknoloji Haftası kapsamında yoğun bir etkinlik programı düzenleyerek bilimi toplumun her kesimiyle buluşturdu. Farklı yaş grupları ve ilgi alanlarına hitap eden etkinliklerde, bilim ve teknolojiye olan ilgiyi artırmak ve toplumun bilimsel farkındalığını güçlendirmek hedeflendi.
Bir Hafta Boyunca Bilim ve Teknoloji Rüzgârı Esti
Bilim ve Teknoloji Haftası boyunca gerçekleştirilen etkinlikler, TÜBİTAK'ın farklı birimlerince organize edilerek öğrencilerden akademisyenlere, girişimcilerden bilime meraklı her yaştan vatandaşa kadar geniş bir kesime hitap etti.
Bilim ve Teknoloji Haftası’na özel olarak, Türkiye’nin dört bir yanındaki bilim merkezlerinde halka açık atölyeler, bilim gösterileri, film gösterimleri, konferanslar, poster tasarım yarışmaları ve köy okulu ziyaretleri gibi birçok etkinlik düzenlendi. Hafta boyunca gerçekleşen etkinlikler arasında laboratuvar gezileri, mikroskop uygulamaları, batarya çalışmaları, uydu maketi yapımı gibi bilimsel atölyeler, sanal gerçeklik deneyimleri, roket tasarım atölyeleri ve özel bilim gösterileri yer aldı. Hafta boyunca bilim merkezlerinde de 200’den fazla etkinlik düzenlendi. 8-14 Mart Bilim ve Teknoloji Haftasında 36 bilim merkezinde 40 bin ziyaretçi ağırlandı.
8-9 Mart tarihlerinde 81 ilde 131 DENEYAP Teknoloji Atölyesinde 19 bin 271 öğrencinin katılımıyla haftanın önemini vurgulamak amacıyla geçmişten günümüze bilim tarihine ve bilimsel gelişmelere damga vurmuş bilim insanlarının biyografileri paylaşılarak kısa filmler izlendi. Ayrıca öğrencilerimiz eğlenceli robotik projeleri ve deneyler yaparak atölyelerimizin bu hafta ile bütünleşen vizyonunu sınıflarına taşıdı. Yine DENEYAP Teknoloji Atölyelerinde gerçekleşen olan Robotik ve Kodlama şenliğinde ise; öğrencilerimiz donatıldıkları teknolojik ve bilimsel beceriler sayesinde karşılaşacakları anlık görevlerin üstesinden gelerek hem eğlendi hem de öğrendi.
Hafta boyunca her gün 20:00- 20:30 saatleri arasında Bilim Genç canlı bilgi yarışması gerçekleştirdi. Bilim ve teknolojiye dair bilgi seviyesini ölçen, eğlenceli ve ödüllü bilgi yarışmaları organize edildi. Gençler için özel olarak hazırlanan yarışmalarda kazananlara TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınları hediye edildi.
Ayrıca TÜBİTAK'ın bilimsel projeleri ve teknolojik gelişmeleri içeren bir sergi düzenlenerek ziyaretçilere açık hale getirildi. Sergide, TÜRKSAT 6A haberleşme uydusu, Türkiye'nin insanlı ilk uzay misyonu kapsamında yürütülen deneyler ve savunma sanayi projeleri sergilendi.
TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınları'nda da bu haftaya özel yüzde 20 indirim uygulandı.
23’ü çevirim içi olmak üzere 30’dan fazla söyleşi düzenlendi
Alanında uzman bilim insanları ve akademisyenler, yapay zekâ, biyoteknoloji, uzay araştırmaları, sürdürülebilir enerji ve iklim değişikliği gibi konularda bilgi ve deneyimlerini paylaştı. Katılımcılar, günümüz teknolojilerinin gelecekte nasıl şekilleneceğini öğrenme fırsatı buldu.
Hafta boyunca bilim insanları ve uzmanlarla gerçekleştirilecek 20’yi aşkın çevrimiçi söyleşi ile farklı alanlarda güncel bilimsel çalışmalar katılımcılarla paylaşıldı. Ayrıca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde, TÜBİTAK programları ile desteklenen ve bilimsel ve teknolojik araştırmalar gerçekleştiren , başarılarıyla bize ilham olan kadın araştırmacılarımızla “İlham Veren Adımlar: Kadınlar ve Bilim” başlıklı çevrimiçi bir söyleşi gerçekleştirildi. Bilim söyleşileri TÜBİTAK YouTube kanalından canlı olarak yayınlandı.
Hafta kapsamında Türkiye genelindeki bilim merkezleri ve kütüphanelerde, alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla yüz yüze Bilim Söyleşileri de düzenlendi. Söyleşilerde ileri teknolojilerden matematiğe, yapay zekâdan astronomiye geniş bir yelpazede konular ele alındı.
Hafta kapsamında Türkiye genelindeki bilim merkezleri ve kütüphanelerde, alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla yüz yüze Bilim Söyleşileri de düzenlendi. Söyleşilerde ileri teknolojilerden matematiğe, yapay zekâdan astronomiye geniş bir yelpazede konular ele alındı. 8 Mart Cumartesi günü Altındağ Alev Alatlı Bilim Merkezi’nde "Yapay Zekâya Giriş" konulu söyleşide Doç. Dr. Erkan Er yapay zekâ alanına dair temel bilgileri katılımcılarla buluşturdu. 11 Mart Salı günü Konya Bilim Merkezi’nde, Dr. Öğretim Üyesi Gaye Defne Ceyhan, "Sistem Düşüncesi ile İklim" başlıklı konuşmasıyla iklim değişikliğine sistematik bir bakış açısı sundu. 12 Mart Çarşamba günü ise Millet Kütüphanesi'nde Fatma Başar, "Bilişsel ve İçsel Gücün Gelişiminde Popüler Bilim Yayınları" başlıklı söyleşisiyle bilim iletişiminin önemine dikkat çekti.. 13 Mart Perşembe günü, Bilim Yunusemre’de, Prof. Dr. Faruk Soydugan, "Aynalardaki Yıldızlar ve Evren" başlıklı konuşmasıyla gökbilimi meraklılarına evrenin sırlarını anlattı. Aynı gün Bilim Samsun’da, Prof. Dr. Memduh Sami Taner, "Kimya Bilim Tarihi, Uzay Bilimlerinde Fizik-Kimya-Biyoloji Birlikteliği ve Güncel Teknolojik Gelişmeler" konularını ele aldı. 14 Mart Cuma günü, Üsküdar Bilim Merkezi’nde Dr. Öğr. Üyesi Fatma Aslan Tutak, "Yaşamda Matematiksel Modelleme", Sincan Bilim Merkezi’nde Prof. Dr. Çelebi Uluyol, "Eğitim ve Araştırmalarda Üretken Yapay Zekâ" başlıklı konuşmalarla katılımcılarla buluştu. Antalya Bilim Merkezi'nde ise Prof. Dr. Simten Bayrakçı Doğan, "Mezopotamya'dan Günümüze Matematik - Pi'nin Sonsuz Yolculuğu" konulu sunumuyla matematiğin tarihsel gelişimini ve günümüzdeki rolünü anlattı. Altındağ Alev Alatlı Bilim Merkezinde düzenlenen TÜBİTAK Bilim Genç Bilim Kafe etkinliğinde Prof. Dr. Azer Kerimov "Matematiğin Değişmeyen Sayısı Pi" söyleşisini gerçekleştirdi. Söyleşilere 7 bini aşkın bilimsever katıldı.
TÜBİTAK Enstitülerinde Yoğun Bilim Etkinlikleri
Bu yılki etkinlikler kapsamında TÜBİTAK'ın önde gelen enstitülerinde teknik geziler, laboratuvar ziyaretleri ve atölye çalışmaları düzenlendi. 16 farklı okuldan öğrenci grupları bilimsel süreçleri yakından inceleme fırsatı buldu.
TÜBİTAK enstitülerinde düzenlenen laboratuvar gezilerinde katılımcılar, nanoteknoloji, biyoteknoloji, malzeme bilimi ve yapay zekâ alanlarında yürütülen deneyleri yerinde gözlemledi. Özel olarak düzenlenen deney istasyonlarında DNA izolasyonu, robotik sistemler ve optik teknolojiler üzerine interaktif gösterimler
TÜBİTAK tesisleri ve Ar-Ge merkezleri ziyaret edilerek bilim ve teknolojinin gelişim süreçleri katılımcılara tanıtıldı. Özellikle savunma sanayi, yenilenebilir enerji ve otonom sistemler üzerine yapılan çalışmalar hakkında detaylı bilgilendirmeler yapıldı.
TÜBİTAK BİLGEM’de Yerleşke Ziyareti
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM), teknoloji meraklılarını Gebze Yerleşkesi’nde ağırladı. MEKTAM Laboratuvarı gezisi kapsamında, ileri bilişim ve güvenlik teknolojileri katılımcılarla paylaşıldı. Ayrıca, BİLGEM’in yaptığı diğer çalışmalardan da bahsedildi.
TÜBİTAK BUTAL’de Kimya ve Malzeme Bilimi Atölyeleri ve Ödül Töreni
TÜBİTAK Bursa Test ve Analiz Laboratuvarı (BUTAL), bilim meraklılarını laboratuvarlarında ağırladı. Malzeme-Tekstil, Kimya-Çevre, Gıda ve Tarım Kimyası Laboratuvarları ziyaret edilerek bilimsel analiz süreçleri tanıtıldı. Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi iş birliğiyle gerçekleştirilen bilim gösterisi, katılımcılara eğlenceli ve öğretici anlar yaşattı.
Ayrıca, bu hafta kapsamında Akıllı Laboratuvarlar Resim Yarışması Ödül Töreni gerçekleştirildi. 8 yıldır düzenlenen yarışma bu kez TÜBİTAK Bilim ve Toplum Başkanlığı iş birliğiyle, bu yıl ilk kez Türkiye çapında ilkokul ve ortaokul öğrencileri arasında yapıldı. Yarışmaya toplamda 1.788 resim başvurdu; 1.029 ilkokul, 759 ise ortaokul öğrencisinden gelen eserler arasında yapılan değerlendirmelerin ardından, 36 eser sergilenmeye hak kazandı.
TÜBİTAK MAM’da Bilimsel Keşifler
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM), öğrenci ve araştırmacılara yönelik önemli bilimsel etkinliklere ev sahipliği yaptı. İklim Değişikliği Laboratuvarları, Deniz Teknolojileri Laboratuvarı ve BKTM-TÜGİP ziyaret edilerek güncel araştırmalar tanıtıldı. Laboratuvar ziyaretlerinden önce gerçekleştirilen atölye çalışmalarında, yoğurt bakterileri ve küf türleri mikroskop altında incelendi, CO₂ kaynakları ve yutakları analiz edildi, olay yerinde parmak izi tespiti teknikleri deneyimlendi.
TÜBİTAK RUTE’de Teknolojiye Yakından Bakış
TÜBİTAK Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü (RUTE), ziyaretçilerini geleceğin ulaşım sistemleriyle buluşturdu. Motor Mükemmeliyet Merkezi ile Batarya Teknolojileri Laboratuvarları teknik gezisi kapsamında sürdürülebilir enerji sistemleri ve ileri motor teknolojileri tanıtıldı. Özgün Motor Teknik Gezisi ile yerli motor geliştirme süreçleri katılımcılara aktarıldı. Ayrıca, Hyperloop Test Tüneli'nde düzenlenen demo gösterimleri ile yeni nesil ulaşım sistemlerine dair yenilikler gözler önüne serildi.
TÜBİTAK SAGE’de Savunma Teknolojileri Deneyimi
TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE), TÜBİTAK UZAY yerleşkesinde düzenlediği etkinliklerde katılımcılara savunma teknolojilerini yakından tanıma fırsatı sundu. TÜBİTAK SAGE Mühimmatları Sergisi, Sanal Gerçeklik Deneyimi Atölyesi, Roketimi Tasarlıyorum Atölyesi ve S-FORCE Muharebe Ortamı Simülasyonu etkinlikleri ile katılımcılar, savunma sanayisinde kullanılan ileri teknolojileri deneyimledi.
TÜBİTAK TBAE’de Parçacık Fiziği Veri Analizi Okulu
TÜBİTAK Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü (TBAE), bu yıl Parçacık Fiziği Veri Analizi Okulu etkinliği düzenledi. Program kapsamında katılımcılar, parçacık fiziğinin temel prensipleri ve veri analiz teknikleri hakkında teorik ve uygulamalı eğitimler aldı. CERN’de kullanılan analiz yöntemleri ve parçacık hızlandırıcıları üzerine çalışmalar yapıldı. Katılımcılar, büyük veri analizi ve deneysel fizik yöntemleri konusunda kapsamlı bilgi edinerek bilimsel araştırma süreçlerini daha yakından tanıma fırsatı buldu.
TÜBİTAK UME’de Metrolojiye Yolculuk
TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME), bilimsel ölçüm ve metroloji alanında farkındalık kazandırmak için kapsamlı bir program düzenledi. Katılımcılar, “Bilinmeyen Bilim: Metroloji” başlıklı interaktif sunum ile ölçüm biliminin önemini keşfetti. Elektromanyetik, Yüksek Gerilim, Kuantum Metroloji ve Akustik Laboratuvarları gezilerek modern ölçüm teknikleri uygulamalı olarak incelendi. Ayrıca, “Ölç Kendini”, “Zamanı Durdur” ve “Saatleri Ayarlama Enstitüsü” atölye çalışmaları ile katılımcılar, zaman ve ölçümle ilgili bilimsel deneylere bizzat katıldı.
TÜBİTAK UZAY’da Uzay Teknolojilerine Yolculuk
TÜBİTAK UZAY’a gelen ziyaretçiler, gerçekleştirilen İMECE Uydu Maketi Atölyeleri ile uydu sistemlerini yakından tanıyarak uygulamalı bilgi edinme fırsatı buldu. Bunun yanı sıra, Ay’a Yolculuk oyunu sayesinde ziyaretçiler, Türkiye’nin Ay Görevi hakkında bilgi alırken projenin süreci ile ilgili interaktif bir deneyim yaşadı.
Hafta boyunca düzenlenen tüm etkinlikler, bilim ve teknolojiye olan ilgiyi artırırken, TÜBİTAK’ın topluma bilimsel bilgi sunmadaki rolünü bir kez daha gözler önüne serdi.
ORTAK PROJE ÖNERME VE DESTEKLEME KOŞULLARI
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal için İstanbul Teknik Üniversitesi’ne (İTÜ) rektör olarak atanmasının ardından TÜBİTAK Gebze Kampüsü’nde bir veda töreni yapıldı. Törende TÜBİTAK çalışanlarına hitap eden Mandal, “ Ben kurumlardan ayrılışlarımı yeni bir başlangıç olarak görüyorum. Her zaman TÜBİTAK'la olan hikâyemi anlatırken doktora esnasındaki araştırma bursuyla başladığını ifade ederek başladım. Bugün buradaysam, Türkiye'nin iyi üniversitelerinden birisi olan İstanbul Teknik Üniversitesi'ne rektör olarak atandıysam bunlar hep TÜBİTAK vasıtasıyla elde etmiş olduğum kazanımlar, yani bir diğer ifadeyle bu kurumun sizler vasıtasıyla oluşturmuş olduğu değer sayesinde.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Hasan Mandal, “Bu salonda birçok kez sizlerle bir araya geldik. Bu benim için daha zor bir konuşma. Kuruma 18 Şubat 2018’de atanmıştım. 6,5 yılı aşkın bir süre kurum başkanı olarak görev yaptım. Kurumun tarihçesine baktığımız zaman uzun bir dönem. Ben yirmi beşinci kurum başkanı olarak görev yaptım. Göreve geldiğimde kendime biçmiş olduğum ömür iki yıldı. Yani iki yılın üzerinde bir görev yapabilirsem ortalamanın üzerinde bu kuruma katkı vermiş olacaktım. Bu da benim açımdan bir başarıydı. Dört yılı tamamlamak yani bir dönemi tamamlamak kendime koyduğum ikinci bir hedefti. Bunların hepsi sizlerle birlikte gerçekleşti. Kurum başkanı olarak ikinci kez atanmam Şubat 2022’de oldu .” diye konuştu.
“Sayın Cumhurbaşkanımıza böyle bir görev bize layık gördüğü için teşekkür ediyorum”
Kariyer hayatında en çok arzu ettiği yöneticilik görevlerinden birisinin de rektörlük olduğunu kaydeden Mandal, “2010 yılında Anadolu Üniversitesi'nde rektör olmak için çok çaba göstermiştim. Gece gündüz uğraşmıştım. Hayırlısını beklemek, hayırlısı olsun demek önemli. Tensipleri için Sayın Cumhurbaşkanımıza böyle bir görev bize layık gördüğü için teşekkür ediyorum. Bu gerçekten benim için çok kıymetli.” dedi.
Cumhurbaşkanımızın ülkemizin iyi, daha iyi olması beklenen bir üniversiteye rektörlük görevi için tevdi edilmesi dolayısıyla hem heyecanlı hem sorumlu hissettiğini belirten Mandal, aynı zamanda TÜBİTAK’tan ayrıldığı için de duyduğu üzüntüyü dile getirdi. “Sizlerle olan birlikteliğimiz başka ortamda mutlaka devam edecektir ama kurum başkanı olarak son kez bir araya geldiğimiz bir görüşmedeyiz. Kurumda hep öğrenen olma noktasındaydım. Sadece bildiğini paylaşan değil, her şeyi bildiğini ifade eden değil, öğrenen ve öğrendikçe de gelişen kocaman bir kurumumuz var. Türkiye'nin bir marka değeri. Bu dönemler esnasında birçok kurum ismi oluşmuş, isimleri değişmiş ama bu kurum hep TÜBİTAK olarak kısaltılmış ifadesiyle herkesin göz bebeği. Dolayısıyla böyle göz bebeği olan bir kurumda sizlerle birlikte çalışmak benim için büyük bir mutluluk. Kurumuzun çıtasını bu zaman diliminde yükseltmeye çalıştık. Geceden bu yana sürekli bir iletişim halindeyim. Her farklı profilden, üniversiteden, sanayiden, sivil toplum kuruluşlarından, siyasetten, birçok profilden insanların TÜBİTAK'ın nereye geldiğini ifade etmelerinden dolayı memnuniyet duydum.” cümlelerini kurdu.
“TÜBİTAK artık ulaşılabilir kurum”
TÜBİTAK’ın artık ulaşılabilir kurum olduğu için mutlu olduğunu dile getiren Mandal, “TÜBİTAK'ta ne bırakıyorum dersem kendimce; Bir defa TÜBİTAK gerçekten toplumumuzda artık ulaşılabilir bir kurum. Ben bundan dolayı çok mutluyum. Özellikle kurumumuzun iki misyonu olarak ifade edersek destek kısımlarımız ve araştırmayı yapan kısımlarımız açısından. Her iki misyon kapsamında da katkı veren herkese her düzeyde 6.300 arkadaşımıza yürekten teşekkür ediyorum. Gerçekten sahaya gittiğim zaman karşılığımız var.” dedi.
“TÜBİTAK Türkiye’nin kritik ihtiyaçları için statik değil dönüştücü bir noktada ilerliyor”
Prof. Dr. Hasan Mandal, TÜBİTAK’ın Türkiye’nin kritik ihtiyaçları için statik değil dönüştücü bir noktada ilerlediğini dile getirdi. “Aynı şekilde merkez enstitülerimiz tarafında da TÜBİTAK’ın daha fazlasını hak ettiğine ben kesinlikle inanıyorum. Daha fazlasından kastım şu, TÜBİTAK'ın genel olarak bir ürünü yok. Ama ülkemizde ve dünyada TÜBİTAK markası var. Ve özellikle yine Ankara odaklı baktığımız zaman, bizim daha fazla ihtiyaç makamı müşteri kurum diye baktığımız kurumlar noktasında ülkemizin kritik ihtiyaçlarına cevap vermek için statik değil, dönüştürücü bir noktada ilerlediğimizi de görüyoruz.” dedi.
“Kaynağa ulaşmada geleneksel yöntemlerin değişmesi gerekiyor”
Türkiye'nin ve TÜBİTAK'ın kaynak problemi olmadığını kaydeden Mandal, “Sadece kaynağa ulaşma yönteminde geleneksel yöntemlerin değiştirmesi gerekiyor.” dedi.
En önemli gücün insan kaynağı olduğunu dile getiren Mandal “Bizim en önemli gücümüz ise insan kaynağı. Dolayısıyla gelecekte daha fazla insan kaynakları odaklı sürecimizde iyileşmenin yapılması gerekiyor. Gelecekte bu kurumun daha fazla iş yapması isteniyorsa ve yenilik yapması isteniyorsa bunu da insan kaynağı ile yapacak.” cümlelerini kurdu.
“TÜBİTAK Başkanı olarak görev aldığım için kendimi her zaman onurlu ve memnun hissedeceğim”
Prof. Dr. Hasan Mandal, TÜBİTAK Başkanı olarak görev aldığı için kendini her zaman onurlu ve memnun hissedeceğini dile getirdi. “Daha önce Anadolu Üniversitesi'nden ayrılmıştım. Daha sonra Sabancı Üniversitesi'nden ayrılmıştım. Sonra YÖK'ten ayrılmıştım. O kurumların tümüyle ilişkim aynı düzeyde. Tabii ki bir yönetsel görev anlamında değil ama iletişim anlamda kapılarından rahatça içeri girdiğim, hocalarla bir araya geldiğim bir ayrılış sürecim oldu bugüne kadar görev yaptığım kurumların tümünde. İnşallah TÜBİTAK'la da aynı şekilde olacağına inanıyorum. Bakanımız da sağ olsun benden katkı beklediğini ifade etti. Bazı başlıklarda TÜBİTAK'ımıza katkı vermeyle devam edeceğim”
Mandal, “Her gittiğim kuruma bir önceki kurumda öğrendiklerimi taşımaya çalıştım. Dolayısıyla bu kurum bana ne kazandırmışsa, özellikle 7 yıldır, bunu şimdi bir üniversiteye kazandırmaya çalışacağım. Bu kurum gerçekten çok saygı duyulacak bir kurum ve bu kurumun gelecekte çok daha iyisini yapacağını biliyorum. Ben her zaman üzerine koymaya çalıştım. Bu kurum bir marka oluşturmuşsa, demek ki geçmişte iyi işler yapılmış demektir. Buna sizlerin de mutlaka doğal olarak katkısı vardır. O yüzden bundan sonra da onun üzerine inşa edilecektir. O yüzden kurumu izlemeye, takip etmeye ve bundan gurur duymaya ve bu kurumda çalışmış olmaktan dolayı da kendimi onurlu bir şekilde hissetmeye, memnun bir şekilde hissetmeye devam edeceğim.” dedi.
Konuşmasını kurum çalışanlarına değinerek ve onlara teşekkür ederek bitiren Mandal “Tekrar her bir arkadaşımızın hakkını helal etmesini istiyorum. Çünkü birçok ortamda tansiyonun yükseldiği ama arka planda arkadaşlarımızı mağdur etmeden, hangi arkadaşımızın kalbi kırılıyor ise bunu telafi etme noktasında bir çaba içinde oldum. Geceleyin burada yürürken kampüsün içinde birçok hep güvenlik arkadaşlarımız da görüyorlardır. Hep bir konuşma halindeydim, bu konuşmaların hepsi esasında bu kurumu, ülkemizi daha iyi nereye getiririz diye ki bu çünkü bu ülke bunu hak ediyor. Bu kurum bunu hak ediyor. “ dedi.
TÜBİTAK Başkan Yardımcısı İsmail Doğan da “Biz de bugün kampüste bulunmanızı bir fırsat bilerek size teşekkür etmek istedik. Bu kadar kritik ve önemli görevler yapan TÜBİTAK gibi ülke açısından çok kritik bir kuruma 2018'den itibaren başkanlık ettiniz. Kuruma ve ülkeye yapmış olduğunuz katkılardan, hizmetlerden ve biz kurum çalışanlarına yapmış olduğunuz katkılardan dolayı tekrar teşekkür ederiz.” diye konuştu.
Çiçek takdiminden sonra toplu fotoğraf çekimi ile program sona erdi.
TÜBİTAK ile Japonya Bilimi Destekleme Kurumu (JSPS) İkili İşbirliği Çağrısı
TÜBİTAK ile Japonya Bilimi Destekleme Kurumu (JSPS) arasında 4 Mart 2014 tarihinde imzalanmış olan, “Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Anlaşması” çerçevesinde ortak projeler desteklenmektedir. Ortak araştırma projesi önerme ve destekleme koşulları aşağıda yer almaktadır.
TÜBİTAK- JSPS İşbirliği Programı çerçevesinde ortak proje önermek isteyen Türk ortakların projeyi birlikte gerçekleştirecekleri Japon araştırmacı(lar) ile proje ortağı olarak kendilerinin anlaşmaları gerekmektedir. Çağrıya tüm alanlardan başvurulabilmektedir.
Türkiye'deki proje ortaklarının 2544 kodlu programa http://uidb-pbs.tubitak.gov.tr/ internet adresinden elektronik olarak başvuru yapmaları gerekmektedir. Japon proje ortaklarının ise JSPS'in istediği biçimde JSPS'e başvuru yapmaları beklenmektedir. Tek taraflı başvurular kabul edilmemektedir. TÜBİTAK ve JSPS kendilerine iletilen proje önerilerini kendi bilimsel değerlendirme kriterlerine göre değerlendirmektedir. Her iki kuruluş incelenen proje önerileri hakkındaki kararlarını birbirlerine bildirmekte, sadece iki tarafça da uygun bulunan projeler desteklenmektedir. Çağrı kapsamında en fazla 3 proje desteklenmektedir.
Projeler kapsamında yapılacak bilim insanı değişimlerinde gönderen taraf tüm seyahat masraflarını karşılamaktadır. Buna göre Türkiye'den Japonya'ya giden araştırmacıların uluslararası yol masrafları ile yaşam masraflarını karşılamak üzere 6245 sayılı Harcırah Kanunu çerçevesinde gündelik TÜBİTAK tarafından ödenir. Yurt dışı seyahat desteğinin yanı sıra Türk tarafına TÜBİTAK tarafından ayrıca TÜBİTAK 1071- Uluslararası Araştırma Fonlarından Yararlanma Kapasitesinin ve Uluslararası Ar-Ge İşbirliklerine Katılımın Artırılmasına Yönelik Destek Programı çerçevesinde araştırma desteği verilmektedir. TÜBİTAK- JSPS İşbirliği Programı çerçevesinde ortak proje önermek isteyen Türk ortakların proje başvurularını, elektronik olarak 2544 kodlu programa http://uidb-pbs.tubitak.gov.tr adresinden en geç 5 Eylül 2024, 23:59'a kadar yapmaları beklenmektedir. E-imza sürecinin ise en geç 13 Eylül 2024, 23:59'a kadar tamamlanması zorunludur.
Bilim ve teknoloji uzun dönemli ekonomik ve toplumsal gelişmenin en önemli unsurlarından birisi, bilim ve teknoloji politikaları ise bu gelişimin hızını ve yönünü etkilemenin bir aracıdır.
Dünyada ekonomik ve sosyal anlamda gelişmiş ülkelerin tümü (ABD, Japonya, AB üyesi birçok ülke) uzun dönemli toplumsal, ekonomik ve siyasi hedefleri ile uyumlu bir bilim ve teknoloji vizyonu geliştirmişlerdir ve bu vizyonu güncellerken teknoloji öngörüsü çalışmalarını etkin bir araç olarak kullanmaktadırlar.
Türkiye’de 1960’larda Planlı Dönem ile başlayan B&T politikaları oluşturma çalışmaları özellikle "Türk Bilim Politikası 1983-2003" ve "Türk Bilim ve Teknoloji Politikası 1993-2003" dokümanlarıyla önemli bir boyut kazanmıştır.
Ancak, ortaya koyulan belgelerin, genel geçerliliği tartışmasız unsurlar içermelerine ve önemli bazı kurumsal ve yasal değişiklikler getirmelerine karşın, hedefleri bakımından tam olarak uygulamaya konuldukları söylenemez. Bunun nedenleri olarak, bilim ve teknoloji alanında paylaşılan bir ülke vizyonunun ortaya konulamamış olması ve önerilen politikaların ilgili bütün kesimler (siyasi erk, kamu, özel kesim ve üniversiteler) tarafından ortaklaşa sahiplenmelerinin sağlanamaması gösterilebilir.
Bu saptamadan hareketle, refah toplumuna ulaşma sürecinde bilim ve teknolojiden etkin bir araç olarak yararlanılmasını sağlamak üzere, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 13 Aralık 2000 tarihli toplantısında 2003-2023 yılları için Türkiye’nin Bilim ve Teknoloji Stratejileri Belgesi’nin hazırlanması kararını almıştır.(2000/1 nolu karar)
Yaklaşık bir yıl süren hazırlık çalışmaları ardından, 24 Aralık 2001 tarihli Yedinci Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu toplantısında, Projenin adı "Vizyon 2023: Bilim ve Teknoloji Stratejileri" olarak belirlenmiş; projenin ana teması, temel yaklaşımı ve bu kapsamda yürütülecek alt projelerin ayrıntılı içeriği ile yürütme planı ve yönetim şekli onaylanmıştır.
TÜBİTAK ile Malta Bilim ve Teknoloji Konseyi arasında imzalanmış olan “Bilimsel ve Teknolojik İşbirliği Protokolü” çerçevesinde, 2024-2025 yıllarında ikili işbirliği projeleri desteklenecektir.
Bu kapsamda, “2565 - Araştırma Projeleri –Malta Bilim ve Teknoloji Bakanlığı (MCST) ile İkili İşbirliği Programı” ve “2565 – Ar-Ge ve Yenilik Projeleri –Malta Bilim ve Teknoloji Bakanlığı (MCST) ile İkili İşbirliği Programı” başlıkları altında başvurular açıktır.
TÜBİTAK-Malta MCST işbirliği projelerinde Türk tarafına TÜBİTAK tarafından yurtdışı seyahat desteği ve araştırma desteği verilmektedir.
TÜBİTAK'a yapılacak proje başvurularının elektronik başvuru sistemi üzerinden yapılması gerekmektedir.
Malta’dan proje ortağı arayan Türk bilim insanları MCST web sayfasında yer alan ortak bulma veritabanından faydalanabilecektir.
TÜBİTAK ile Karadağ Bilim Bakanlığı (MoS) arasındaki işbirliği çerçevesinde Türk ve Karadağlı bilim insanları arasında tematik alanlarda ortak projeler desteklenmektedir. Belli alanlarda verilecek olan yurtdışı seyahat desteğinin yanısıra Türk tarafına talep edilmesi durumunda TÜBİTAK tarafından ayrıca araştırma desteği de verilebilmektedir.
TÜBİTAK ile Pakistan Bilim ve Teknoloji Bakanlığı (MoST) arasındaki işbirliği çerçevesinde Türk ve Pakistanlı bilim insanları arasında ortak projeler desteklenmektir. TÜBİTAK-MoST işbirliği projelerine yurtdışı seyahat desteğinin yanısıra Türk tarafına talep edilmesi durumunda TÜBİTAK tarafından ayrıca araştırma desteği de verilebilmektedir.
TÜBİTAK ile Çin Halk Cumhuriyeti Bilim ve Teknoloji Bakanlığı (MOST) arasındaki işbirliği çerçevesinde Türk ve Çinli bilim insanları arasında ortak projeler desteklenmektir. TÜBİTAK-MoST işbirliği projelerine yurtdışı seyahat desteğinin yanısıra Türk tarafına talep edilmesi durumunda TÜBİTAK tarafından ayrıca araştırma desteği de verilebilmektedir.