Bilim ve teknoloji alanında öncü kurumlarımızdan biri olan Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), 8-14 Mart Bilim ve Teknoloji Haftası kapsamında yoğun bir etkinlik programı düzenleyerek bilimi toplumun her kesimiyle buluşturdu. Farklı yaş grupları ve ilgi alanlarına hitap eden etkinliklerde, bilim ve teknolojiye olan ilgiyi artırmak ve toplumun bilimsel farkındalığını güçlendirmek hedeflendi.
Bir Hafta Boyunca Bilim ve Teknoloji Rüzgârı Esti
Bilim ve Teknoloji Haftası boyunca gerçekleştirilen etkinlikler, TÜBİTAK'ın farklı birimlerince organize edilerek öğrencilerden akademisyenlere, girişimcilerden bilime meraklı her yaştan vatandaşa kadar geniş bir kesime hitap etti.
Bilim ve Teknoloji Haftası’na özel olarak, Türkiye’nin dört bir yanındaki bilim merkezlerinde halka açık atölyeler, bilim gösterileri, film gösterimleri, konferanslar, poster tasarım yarışmaları ve köy okulu ziyaretleri gibi birçok etkinlik düzenlendi. Hafta boyunca gerçekleşen etkinlikler arasında laboratuvar gezileri, mikroskop uygulamaları, batarya çalışmaları, uydu maketi yapımı gibi bilimsel atölyeler, sanal gerçeklik deneyimleri, roket tasarım atölyeleri ve özel bilim gösterileri yer aldı. Hafta boyunca bilim merkezlerinde de 200’den fazla etkinlik düzenlendi. 8-14 Mart Bilim ve Teknoloji Haftasında 36 bilim merkezinde 40 bin ziyaretçi ağırlandı.
8-9 Mart tarihlerinde 81 ilde 131 DENEYAP Teknoloji Atölyesinde 19 bin 271 öğrencinin katılımıyla haftanın önemini vurgulamak amacıyla geçmişten günümüze bilim tarihine ve bilimsel gelişmelere damga vurmuş bilim insanlarının biyografileri paylaşılarak kısa filmler izlendi. Ayrıca öğrencilerimiz eğlenceli robotik projeleri ve deneyler yaparak atölyelerimizin bu hafta ile bütünleşen vizyonunu sınıflarına taşıdı. Yine DENEYAP Teknoloji Atölyelerinde gerçekleşen olan Robotik ve Kodlama şenliğinde ise; öğrencilerimiz donatıldıkları teknolojik ve bilimsel beceriler sayesinde karşılaşacakları anlık görevlerin üstesinden gelerek hem eğlendi hem de öğrendi.
Hafta boyunca her gün 20:00- 20:30 saatleri arasında Bilim Genç canlı bilgi yarışması gerçekleştirdi. Bilim ve teknolojiye dair bilgi seviyesini ölçen, eğlenceli ve ödüllü bilgi yarışmaları organize edildi. Gençler için özel olarak hazırlanan yarışmalarda kazananlara TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınları hediye edildi.
Ayrıca TÜBİTAK'ın bilimsel projeleri ve teknolojik gelişmeleri içeren bir sergi düzenlenerek ziyaretçilere açık hale getirildi. Sergide, TÜRKSAT 6A haberleşme uydusu, Türkiye'nin insanlı ilk uzay misyonu kapsamında yürütülen deneyler ve savunma sanayi projeleri sergilendi.
TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınları'nda da bu haftaya özel yüzde 20 indirim uygulandı.
23’ü çevirim içi olmak üzere 30’dan fazla söyleşi düzenlendi
Alanında uzman bilim insanları ve akademisyenler, yapay zekâ, biyoteknoloji, uzay araştırmaları, sürdürülebilir enerji ve iklim değişikliği gibi konularda bilgi ve deneyimlerini paylaştı. Katılımcılar, günümüz teknolojilerinin gelecekte nasıl şekilleneceğini öğrenme fırsatı buldu.
Hafta boyunca bilim insanları ve uzmanlarla gerçekleştirilecek 20’yi aşkın çevrimiçi söyleşi ile farklı alanlarda güncel bilimsel çalışmalar katılımcılarla paylaşıldı. Ayrıca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde, TÜBİTAK programları ile desteklenen ve bilimsel ve teknolojik araştırmalar gerçekleştiren , başarılarıyla bize ilham olan kadın araştırmacılarımızla “İlham Veren Adımlar: Kadınlar ve Bilim” başlıklı çevrimiçi bir söyleşi gerçekleştirildi. Bilim söyleşileri TÜBİTAK YouTube kanalından canlı olarak yayınlandı.
Hafta kapsamında Türkiye genelindeki bilim merkezleri ve kütüphanelerde, alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla yüz yüze Bilim Söyleşileri de düzenlendi. Söyleşilerde ileri teknolojilerden matematiğe, yapay zekâdan astronomiye geniş bir yelpazede konular ele alındı.
Hafta kapsamında Türkiye genelindeki bilim merkezleri ve kütüphanelerde, alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla yüz yüze Bilim Söyleşileri de düzenlendi. Söyleşilerde ileri teknolojilerden matematiğe, yapay zekâdan astronomiye geniş bir yelpazede konular ele alındı. 8 Mart Cumartesi günü Altındağ Alev Alatlı Bilim Merkezi’nde "Yapay Zekâya Giriş" konulu söyleşide Doç. Dr. Erkan Er yapay zekâ alanına dair temel bilgileri katılımcılarla buluşturdu. 11 Mart Salı günü Konya Bilim Merkezi’nde, Dr. Öğretim Üyesi Gaye Defne Ceyhan, "Sistem Düşüncesi ile İklim" başlıklı konuşmasıyla iklim değişikliğine sistematik bir bakış açısı sundu. 12 Mart Çarşamba günü ise Millet Kütüphanesi'nde Fatma Başar, "Bilişsel ve İçsel Gücün Gelişiminde Popüler Bilim Yayınları" başlıklı söyleşisiyle bilim iletişiminin önemine dikkat çekti.. 13 Mart Perşembe günü, Bilim Yunusemre’de, Prof. Dr. Faruk Soydugan, "Aynalardaki Yıldızlar ve Evren" başlıklı konuşmasıyla gökbilimi meraklılarına evrenin sırlarını anlattı. Aynı gün Bilim Samsun’da, Prof. Dr. Memduh Sami Taner, "Kimya Bilim Tarihi, Uzay Bilimlerinde Fizik-Kimya-Biyoloji Birlikteliği ve Güncel Teknolojik Gelişmeler" konularını ele aldı. 14 Mart Cuma günü, Üsküdar Bilim Merkezi’nde Dr. Öğr. Üyesi Fatma Aslan Tutak, "Yaşamda Matematiksel Modelleme", Sincan Bilim Merkezi’nde Prof. Dr. Çelebi Uluyol, "Eğitim ve Araştırmalarda Üretken Yapay Zekâ" başlıklı konuşmalarla katılımcılarla buluştu. Antalya Bilim Merkezi'nde ise Prof. Dr. Simten Bayrakçı Doğan, "Mezopotamya'dan Günümüze Matematik - Pi'nin Sonsuz Yolculuğu" konulu sunumuyla matematiğin tarihsel gelişimini ve günümüzdeki rolünü anlattı. Altındağ Alev Alatlı Bilim Merkezinde düzenlenen TÜBİTAK Bilim Genç Bilim Kafe etkinliğinde Prof. Dr. Azer Kerimov "Matematiğin Değişmeyen Sayısı Pi" söyleşisini gerçekleştirdi. Söyleşilere 7 bini aşkın bilimsever katıldı.
TÜBİTAK Enstitülerinde Yoğun Bilim Etkinlikleri
Bu yılki etkinlikler kapsamında TÜBİTAK'ın önde gelen enstitülerinde teknik geziler, laboratuvar ziyaretleri ve atölye çalışmaları düzenlendi. 16 farklı okuldan öğrenci grupları bilimsel süreçleri yakından inceleme fırsatı buldu.
TÜBİTAK enstitülerinde düzenlenen laboratuvar gezilerinde katılımcılar, nanoteknoloji, biyoteknoloji, malzeme bilimi ve yapay zekâ alanlarında yürütülen deneyleri yerinde gözlemledi. Özel olarak düzenlenen deney istasyonlarında DNA izolasyonu, robotik sistemler ve optik teknolojiler üzerine interaktif gösterimler
TÜBİTAK tesisleri ve Ar-Ge merkezleri ziyaret edilerek bilim ve teknolojinin gelişim süreçleri katılımcılara tanıtıldı. Özellikle savunma sanayi, yenilenebilir enerji ve otonom sistemler üzerine yapılan çalışmalar hakkında detaylı bilgilendirmeler yapıldı.
TÜBİTAK BİLGEM’de Yerleşke Ziyareti
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM), teknoloji meraklılarını Gebze Yerleşkesi’nde ağırladı. MEKTAM Laboratuvarı gezisi kapsamında, ileri bilişim ve güvenlik teknolojileri katılımcılarla paylaşıldı. Ayrıca, BİLGEM’in yaptığı diğer çalışmalardan da bahsedildi.
TÜBİTAK BUTAL’de Kimya ve Malzeme Bilimi Atölyeleri ve Ödül Töreni
TÜBİTAK Bursa Test ve Analiz Laboratuvarı (BUTAL), bilim meraklılarını laboratuvarlarında ağırladı. Malzeme-Tekstil, Kimya-Çevre, Gıda ve Tarım Kimyası Laboratuvarları ziyaret edilerek bilimsel analiz süreçleri tanıtıldı. Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi iş birliğiyle gerçekleştirilen bilim gösterisi, katılımcılara eğlenceli ve öğretici anlar yaşattı.
Ayrıca, bu hafta kapsamında Akıllı Laboratuvarlar Resim Yarışması Ödül Töreni gerçekleştirildi. 8 yıldır düzenlenen yarışma bu kez TÜBİTAK Bilim ve Toplum Başkanlığı iş birliğiyle, bu yıl ilk kez Türkiye çapında ilkokul ve ortaokul öğrencileri arasında yapıldı. Yarışmaya toplamda 1.788 resim başvurdu; 1.029 ilkokul, 759 ise ortaokul öğrencisinden gelen eserler arasında yapılan değerlendirmelerin ardından, 36 eser sergilenmeye hak kazandı.
TÜBİTAK MAM’da Bilimsel Keşifler
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM), öğrenci ve araştırmacılara yönelik önemli bilimsel etkinliklere ev sahipliği yaptı. İklim Değişikliği Laboratuvarları, Deniz Teknolojileri Laboratuvarı ve BKTM-TÜGİP ziyaret edilerek güncel araştırmalar tanıtıldı. Laboratuvar ziyaretlerinden önce gerçekleştirilen atölye çalışmalarında, yoğurt bakterileri ve küf türleri mikroskop altında incelendi, CO₂ kaynakları ve yutakları analiz edildi, olay yerinde parmak izi tespiti teknikleri deneyimlendi.
TÜBİTAK RUTE’de Teknolojiye Yakından Bakış
TÜBİTAK Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü (RUTE), ziyaretçilerini geleceğin ulaşım sistemleriyle buluşturdu. Motor Mükemmeliyet Merkezi ile Batarya Teknolojileri Laboratuvarları teknik gezisi kapsamında sürdürülebilir enerji sistemleri ve ileri motor teknolojileri tanıtıldı. Özgün Motor Teknik Gezisi ile yerli motor geliştirme süreçleri katılımcılara aktarıldı. Ayrıca, Hyperloop Test Tüneli'nde düzenlenen demo gösterimleri ile yeni nesil ulaşım sistemlerine dair yenilikler gözler önüne serildi.
TÜBİTAK SAGE’de Savunma Teknolojileri Deneyimi
TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE), TÜBİTAK UZAY yerleşkesinde düzenlediği etkinliklerde katılımcılara savunma teknolojilerini yakından tanıma fırsatı sundu. TÜBİTAK SAGE Mühimmatları Sergisi, Sanal Gerçeklik Deneyimi Atölyesi, Roketimi Tasarlıyorum Atölyesi ve S-FORCE Muharebe Ortamı Simülasyonu etkinlikleri ile katılımcılar, savunma sanayisinde kullanılan ileri teknolojileri deneyimledi.
TÜBİTAK TBAE’de Parçacık Fiziği Veri Analizi Okulu
TÜBİTAK Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü (TBAE), bu yıl Parçacık Fiziği Veri Analizi Okulu etkinliği düzenledi. Program kapsamında katılımcılar, parçacık fiziğinin temel prensipleri ve veri analiz teknikleri hakkında teorik ve uygulamalı eğitimler aldı. CERN’de kullanılan analiz yöntemleri ve parçacık hızlandırıcıları üzerine çalışmalar yapıldı. Katılımcılar, büyük veri analizi ve deneysel fizik yöntemleri konusunda kapsamlı bilgi edinerek bilimsel araştırma süreçlerini daha yakından tanıma fırsatı buldu.
TÜBİTAK UME’de Metrolojiye Yolculuk
TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü (UME), bilimsel ölçüm ve metroloji alanında farkındalık kazandırmak için kapsamlı bir program düzenledi. Katılımcılar, “Bilinmeyen Bilim: Metroloji” başlıklı interaktif sunum ile ölçüm biliminin önemini keşfetti. Elektromanyetik, Yüksek Gerilim, Kuantum Metroloji ve Akustik Laboratuvarları gezilerek modern ölçüm teknikleri uygulamalı olarak incelendi. Ayrıca, “Ölç Kendini”, “Zamanı Durdur” ve “Saatleri Ayarlama Enstitüsü” atölye çalışmaları ile katılımcılar, zaman ve ölçümle ilgili bilimsel deneylere bizzat katıldı.
TÜBİTAK UZAY’da Uzay Teknolojilerine Yolculuk
TÜBİTAK UZAY’a gelen ziyaretçiler, gerçekleştirilen İMECE Uydu Maketi Atölyeleri ile uydu sistemlerini yakından tanıyarak uygulamalı bilgi edinme fırsatı buldu. Bunun yanı sıra, Ay’a Yolculuk oyunu sayesinde ziyaretçiler, Türkiye’nin Ay Görevi hakkında bilgi alırken projenin süreci ile ilgili interaktif bir deneyim yaşadı.
Hafta boyunca düzenlenen tüm etkinlikler, bilim ve teknolojiye olan ilgiyi artırırken, TÜBİTAK’ın topluma bilimsel bilgi sunmadaki rolünü bir kez daha gözler önüne serdi.
ABD Ulusal Bilim Vakfı (National Science Foundation-NSF) bünyesindeki “Uluslararası Araştırma ve Eğitim için Ortaklıklar” (Partnerships for International Research and Education-PIRE) programı NSF’in desteklediği tüm bilimsel alanları kapsayan bir çok taraflı destek programıdır. Programın temel amacı, eğitim ve araştırma alanlarında ancak uluslararası işbirliği sağlanarak gerçekleştirilebilecek, yüksek bütçeli projeleri desteklemektir. Bu nedenle PIRE, NSF’in en yüksek seviyeli destek programları arasında bulunmaktadır. Program iki yılda bir çağrıya açılmaktadır.
TÜBİTAK ile NSF arasında Ocak 2016’da gerçekleştirilen anlaşma ile TÜBİTAK, PIRE programı ortaklarından olan 18 ülke kuruluşundan biri haline gelmiştir. (Diğer ortaklar için tıklayınız) Program kapsamında önerilen işbirliği projelerinde Türk tarafı için TÜBİTAK tarafından yurtdışı seyahat desteği ve araştırma desteği verilebilmektedir.
TÜBİTAK'a yapılacak proje başvurularının elektronik başvuru sistemi üzerinden yapılması gerekmektedir.
Ortak araştırma projesi önerme ve destekleme koşulları aşağıda yer almaktadır:
Ortak araştırma projesi önermek isteyen Türk bilim insanlarının, projeyi birlikte gerçekleştirecekleri bir ABD araştırma kuruluşunda çalışan araştırmacı(lar) ile "proje ortağı" olarak anlaşmaları gerekmektedir.
Program kapsamında Türk araştırmacılar proje önerileriyle TÜBİTAK proje başvuru sistemin üzerinden 2560 PIRE Ortak Destek Programı’na başvururken ABD’deki proje ortakları ise NSF’e “Fastlane” sistemi üzerinden başvurabilmektedir. Program ABD’li araştırmacılar için iki aşamalı iken Türk araştırmacılar için tek aşamalı değerlendirme süreci söz konusudur.
Program kapsamında proje süreleri Türk araştırmacılar için de ABD’li araştırmacılar için de 5 yıla kadar olabilmektedir. Proje çerçevesinde Türk araştırmacıların araştırma masrafları kapsamında, uluslararası seyahat masrafları, küçük ekipmanlar, yazılım, hizmet alımı, bursiyer ve benzeri masraflar TÜBİTAK tarafından karşılanmaktadır. Bu doğrultuda Türk araştırmacılar için PIRE kapsamındaki araştırma bütçe üst limiti yılda 500.000 TL’yi geçmeyecek şekilde 5 yıl için en fazla 2.500.000 TL’dir. Proje Teşvik İkramiyesi (PTİ) ve Kurum Hissesi araştırma bütçesinden ayrı olarak verilmektedir.
ABD tarafı için NSF’e gerçekleştirilecek birinci ve ikinci aşama başvuru tarihleri PIRE resmi sitesinde belirtilmektedir.
PIRE programı ilgili internet adresleri aşağıda verilmektedir:
http://www.nsf.gov/funding/pgm_summ.jsp?pims_id=505038
http://www.nsf.gov/publications/pub_summ.jsp?ods_key=gpg
http://www.nsf.gov/publications/pub_summ.jsp?ods_key=nsf16571&org=NSF
Başvuru Konuları:
Program ABD Ulusal Bilim Vakfı’nın desteklediği tüm bilimsel alanlarda açılabilmekte olup bu alanlar şu şekildedir:
(Ulusal Bilim Vakfı ilgili sayfası için tıklayınız)
Serginin açılış törenine; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Muhammet Kasım Gönüllü, Bulgaristan'ın Ankara Büyükelçisi Anguel Tcholakov, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanı Prof. Dr. Burcu Özsoy ve Bulgaristan Antarktika Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Christo Pimpirev katıldı.
İkili İş Birliği ve Ortak Çalışmalar Vurgulandı
Bulgaristan'ın Ankara Büyükelçisi Anguel Tcholakov, açılış konuşmasında, “Bulgaristan-Türkiye, Antarktika'da bile Komşu” temalı serginin, iki ülkenin köklü dostluğunu ve her alandaki iş birliğini simgelediğini vurguladı. "Bulgaristan ve Türkiye, her koşulda dost, komşu ve müttefik olarak birlikte hareket etmeye devam etmektedir. Bilim, güvenlik, savunma ve kültürel miras gibi birçok alanda ortak projeler yürütüyoruz. Antarktika’daki bilimsel çalışmalarımız da bu iş birliğimizin güçlü bir yansımasıdır." dedi.
Büyükelçi Tcholakov, konuşmasında ayrıca Bulgaristan Antarktika Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Christo Pimpirev’in Antarktika’daki bilimsel çalışmalarına ve iki ülke arasındaki kutup araştırmalarına katkılarına da değinerek, bilim insanlarının birlikte yürüttüğü projelerin, gelecekte daha büyük başarılara kapı aralayacağını söyledi.
“Kutup bilimlerinde öncü ülke olmayı ve bu alanda uluslararası iş birliklerimizi güçlendirmeyi hedefliyoruz”
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Muhammet Kasım Gönüllü, konuşmasında Türkiye’nin kutup bilimleri alanındaki vizyonuna dikkat çekerek şunları söyledi:
"Antarktika sadece bilimsel araştırmalar için bir merkez değil, aynı zamanda insanlığın ortak mirasıdır. Türkiye olarak, Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuz doğrultusunda kutup bilimlerinde öncü ülke olmayı ve bu alanda uluslararası iş birliklerimizi güçlendirmeyi hedefliyoruz. 2017 yılından bu yana gerçekleştirdiğimiz ulusal Antarktika bilim seferleri, bilim insanlarımızın küresel araştırmalara katkı sunmasını sağlamaktadır. Türkiye ve Bulgaristan arasındaki iş birliği, sadece bilimsel çalışmalarla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda genç araştırmacılarımız için yeni fırsatlar yaratıyor ve iki ülkenin bilimsel etkileşimini artırıyor." dedi.
“Bulgaristan ile iş birliğimiz bilim diplomasisinin güzel bir örneğidir”
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın, Antarktika'nın küresel bilimsel araştırmalar açısından taşıdığı kritik rolü vurgulayarak, "Türkiye olarak Antarktika’daki bilimsel varlığımızı güçlendirmeye ve uluslararası iş birliklerimizi artırmaya kararlıyız. Bulgaristan ile iş birliğimiz bilim diplomasisinin güzel bir örneğidir. " dedi. İki ülkenin bilimsel ve akademik alandaki iş birliğinin daha da ileriye gitme potansiyeline sahip olduğunu belirten Aydın, "Daha iyi kapasiteye ulaşabileceğimize inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Antarktika’da 10 Yıllık Ortak Bilimsel Çalışmalar
Bulgaristan Antarktika Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Christo Pimpirev, Bulgaristan ve Türkiye'nin Antarktika'ya dair bilimsel çalışmalar için 10 yıl önce bir mutabakat zaptı imzaladığını hatırlatarak, iş birliğinin verimliliğine dikkat çekti. İki ülke arasında derin tarihi bağlar bulunduğunu ifade eden Pimpirev, Bulgaristan ve Türkiye’nin ortak değerlerine ve dostluğuna vurgu yaptı.
TÜBİTAK MAM Başkanı ve Kutup Araştırmaları Enstitüsü(KARE) Müdürü Prof. Dr. Burcu Özsoy, Kovid-19 salgınından önce, Türk araştırmacıların Bulgaristan’ın Antarktika altyapısını kullandığını, Bulgar araştırmacıların ise Türk seferleri aracılığıyla kıtanın farklı bölgelerine erişim sağladığını belirtti. Pandemi sonrası iş birliğinin, Bulgaristan’ın ilk kutup deniz araştırma gemisinin denize indirilmesiyle yeni bir aşamaya geçtiğini ifade eden Özsoy, “Bu nedenle, 2022’de iki ülke arasındaki araştırmacı değişim programları devam ederken, lojistik iş birliği yeni zirvelere ulaştı.” diye konuştu.
2014 ve 2015 yıllarında 2 Türk bilim insanı bireysel girişimleri ile Bulgaristan’ın Antarktika seferlerine katıldı. 2018 yılında Bulgaristan’ın Antarktika’daki bilim üssüne 2 Türk araştırmacı gönderildi. Devam eden süreçte de Bulgar bilim insanları Ulusal Antarktika Bilim Seferlerimizde (TAE) misafir edildi ve Türk bilim insanları da Bulgaristan’ın Antarktika’daki bilim üssünde çalışmalarını gerçekleştirdi. 2020 yılından bu yana ise KARE ve BAI arasında imzalanan ikili işbirliği anlaşması kapsamında süreçler yürütülüyor.
İkili iş birliği kapsamında bugüne kadar 100’den fazla Bulgar bilim insanı, Türkiye'nin "Şili-Antarktika, Antarktika-Şili" uçuşlarında misafir edildi. Son 3 senedir de Türkiye’nin Antarktika’daki çalışmaları için gönderdiği bilimsel kargoları, Varna’dan Antarktika’ya Bulgaristan’a ait NAVAL-RSV-421 isimli gemi ile Bulgaristan tarafından gerçekleştiriliyor.
2024 yılında gerçekleştirilen TAE-VIII özelinde ise, bir Bulgar araştırmacı misafir edilirken, bir Türk araştırmacı da Bulgaristan’ın Antarktika üssünde çalışmalarını gerçekleştirdi. Yine aynı sefer kapsamında 3 Bulgar araştırmacı güney yönlü ve 9 araştırmacı kuzey yönlü olmak üzere toplam 15 Bulgar araştırmacı Türkiye’nin Antarktika uçuşlarında misafir edildi. TAE-VIII kargoları ise Varna üzerinden Antarktika’ya Bulgaristan gemisi ile ulaştırıldı. Yine 2024 yılında, Dördüncü Ulusal Arktik Bilimsel Araştırma Seferi (TASE-IV) sırasında bir Bulgar araştırmacı seferde çalışmalarını icra etti.
Sergi öncesi Bulgaristan Heyetinden TÜBİTAK’a ziyaret
Sergi öncesinde yürütülen ikili iş birlikleri çerçevesinde, Bulgaristan’ın Ankara Büyükelçisi Anguel Tcholakov ve beraberindeki heyet, TÜBİTAK Başkanlık Binası’na bir ziyaret gerçekleştirdi. TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın’ın ev sahipliğinde gerçekleşen görüşmede, iki ülke arasındaki bilimsel iş birlikleri, özellikle Antarktika’daki ortak çalışmalar ele alındı.
TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın, Türkiye ve Bulgaristan’ın kutup araştırmalarındaki iş birliğinin, bilimsel keşifleri ilerletmenin yanı sıra küresel sorunlara ortak çözümler geliştirme açısından da önemli bir örnek teşkil ettiğini vurguladı. Antarktika araştırmalarının ötesinde, TÜBİTAK ile Bulgaristan Bilimler Akademisi (BAS) ve Bulgaristan Tarım Akademisi arasındaki başarılı iş birliklerine de değinilerek, çeşitli disiplinlerde ortak araştırma projeleri yürütüldüğü ve bu iş birliklerinin artması potansiyeli masaya yatırıldı.
TÜBİTAK MAM Başkanı Prof. Dr. Burcu Özsoy da katıldığı toplantıda, Antarktika’da gerçekleştirilen bilimsel projeler, lojistik destek ve çevresel sürdürülebilirlik konularını ele aldı.
Heyette yer alan Bulgaristan Antarktika Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Christo Pimpirev, Antarktika’da gerçekleştirilen bilimsel projelere dair görüşlerini paylaşırken, TÜBİTAK MAM Başkanı Prof. Dr. Burcu Özsoy da Türkiye’nin kutup araştırmalarındaki rolüne ilişkin bilgi verdi.
Sergi Büyük İlgi Gördü
Fotoğraf sergisi kapsamında, Türkiye ve Bulgaristan’ın kıtadaki bilimsel faaliyetleri ve ortak projeleri ziyaretçilere tanıtıldı. Etkinlik, katılımcıların sergiyi gezerek bilim insanlarıyla birebir görüşmeler yapması ve projeler hakkında detaylı bilgi almasıyla devam etti.
Gece boyunca, Türkiye ve Bulgaristan’ın kutuplardaki bilimsel varlığını daha da geliştirmek ve akademik iş birliklerini artırmak adına fikir alışverişinde bulunuldu.
Ortak araştırma projesi önermek isteyen Türk bilim insanlarının, projeyi birlikte gerçekleştirecekleri bir ABD araştırma kuruluşunda çalışan araştırmacı(lar) ile "proje ortağı" olarak anlaşmaları gerekmektedir.
ABD’deki proje ortakları NSF'ten halihazırda devam eden proje destekleri olan veya NSF'in herhangi bir araştırma destek proıgramına yeni başvuracak araştırmacılar olabilirler.
Türk tarafı için program sürekli olarak başvuruya açıkken ABD tarafı için başvurulacak programa göre son başvuru tarihleri değişiklik göstermektedir. Bununla birlikte proje süreleri ve bütçeleri de ABD tarafı için başvurulacak programa göre değişiklik göstermektedir. Türk tarafı için sürekli açık olan 2501 NSF ile İkili İşbirliği Programı bütçe üst limiti 3.000.000 TL, süre üst limiti ise 36 aydır.
NSF’in ilgili internet adresleri aşağıda verilmektedir:
Alanlara göre açılan çağrılar:
http://www.nsf.gov/funding/browse_all_funding.jsp
Proje hazırlama Kılavuzu:
Varank, “Bugün bir araya gelmemizi sağlayan ‘The Aziz Sancar Lecture’ etkinliğini, Aziz Sancar Hocamızın onuruna düzenliyoruz. Bu etkinlik bizim için çok önemli bir sayfa. Şüphesiz ‘The Aziz Sancar Lecture’ da The Schrödinger Lecture, The Dirac Lecture, The Oppenheimer Lecture, The Abdus Salam Lecture gibi dünyadan ses getirecek.” ifadelerini kullandı.
“ ‘The Aziz Sancar Lecture’ ülkemiz için bir ilk olduğu gibi, kabul ederse Aziz Hocamıza da bir vefa borcumuzdur.” vurgusu yapan Varank, “Her sene yapılacak bu etkinlikte yeni keşifler veya ortaya çıkan yeni problemler tartışılacak. Daha da önemlisi ‘The Aziz Sancar Lecture’ bilim camiasına vizyoner bir bakış açısı sağlayacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Varank, “Günümüzde yaşamın moleküler düzeyde işleyişine ışık tutan bilgi üretimi konusunda adeta devrimsel gelişmeler yaşandı. Tabi bu gelişmeler öyle kendi kendine olmadı. İnsanlığa hizmet yoluna kendini adamış, kararlılık sahibi bilim insanları sayesinde gerçekleşti. İşte Aziz Sancar Hocamız bu alanda çığır açan bilim insanlarından bir tanesi.” dedi.
Bilim ve teknolojiye verdikleri önemi Bakan Varank, “Biz biliyoruz ki insanlığın gelişiminin itici gücü bilim ve teknoloji tutkusudur. Biz inanıyoruz ki insanlığın bugününü dününe göre daha güzel yapan bilim ve teknolojidir. İnsanlığın bugün karşılaştığı ve yarın karşılaşacağı sorunlara çare bilim ve teknolojidir.” ifadeleriyle vurguladı.
TÜBİTAK Bünyesinde açılan Aziz Sancar Yurt Dışı Doktora Sonrası Araştırma Burs Programına da değinen Varank, “Hocamız çalışmaları sayesinde layık görüldüğü Nobel Ödülü ile ülkemizi son derece gururlandırdı. Elbette insanlık yararına böylesine önemli çalışmalar gerçekleştiren Aziz Sancar Hocamız her şeyi hak ediyor. Bu manada biz de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bir adım atmak istedik. Bizleri gururlandıran kıymetli Aziz Sancar Hocamız adına bir araştırma burs programı ihdas ettik. Esasında biz, Hocamız için bir şey yapalım dedik ama hocamız burada da kadirşinaslığını gösterdi. Aziz Sancar Doktora Sonrası Araştırma Burs Programı ile genç bilim insanlarımız çalışmalarını Hocamızın araştırma laboratuvarında sürdürebilecek. Ülkemizde ihtiyaç duyulan nitelikli insan kaynağının gelişimi noktasında bu program ülkemiz için büyük önem arz ediyor.” diye konuştu.
Varank, konuşmasını, Aziz Sancar, TÜBİTAK Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü ve etkinlik katılımcıları ile "The Aziz Sancar Lecture"nin ilk konuşmacısı olan ABD'li bilim insanı, virolog ve doktor, 2020 Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü sahibi Profesör Harvey James Alter'a teşekkür ederek tamamladı.
“Aziz Sancar Türk gençliğine örnek bir başarı hikayesi sundu”
Etkinliğini bir diğer açılış konuşmasını Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır gerçekleştirdi. Kacır konuşmasında Aziz Sancar’ın Türk gençliğine, Türk bilim insanlarına örnek bir başarı hikayesi sunduğunu belirtti. Türk gençliğine örnek olan Aziz Sancar’ın “Bizim bu memlekete borcumuz var” diyerek her an memleketine faydalı olmayı hedef edinen, idealleriyle kendini yetiştiren insanların nasıl evrensel hale gelebildiğini herkese kanıtladığını kaydeden Kacır, “Aziz Sancar Hocamız, elli yıl önce ABD'ye ayak basıp bilimsel çalışmalarını o ülkede gerçekleştirmeseydi Nobel ödülü alabilir miydi? Maalesef ki o günün Türkiye'sinin şartlarını dikkate aldığımızda bu soruya olumlu bir cevap vermek oldukça güç. Ama bugün çok farklı bir Türkiye'yle karşı karşıyayız. Türkiye artık kuvvetli ARGE altyapısına sahip bir ülke.” dedi.
Mehmet Fatih Kacır “Hedefimiz Türkiye'yi sağlıkta, sağlık teknolojilerinde dünyada söz sahibi ülkeler arasına dahil edebilmek. Bunun için gerekli fiziki altyapıyı özellikle son yirmi yılda yaptığımız yatırımlarla ülkemize kazandırdık. Yetkin insan kaynağımız da mevcut. Aziz Sancar hocamızın çizdiği yolda ilerleyen gençlerimiz TÜBİTAK'ın hayata geçirdiği Aziz Sancar doktora sonrası araştırma programıyla birlikte insan kaynağımız her geçen gün daha da güçlenmekte.” değerlendirmesinde bulundu.
Kacır, “Temennimiz, gençlerimizin yurt dışında araştırmalarına başlamış olsalar dahi günün sonunda çalışmalarını ülkemizde sürdürebilmeleri. Çünkü artık dünya çapında ses getirecek başarılara imza atmanın geleceğin Aziz Sancarları olmanın yolu, ülkemiz gençleri için bir ömrü vatanlarından uzakta geçirmek değil.” dedi.
Hepatit C'nin de tehlikelerinden bahseden Kacır, “Profesör Harvey James Alter’ın çalışmaları ise uzun yıllar boyunca hastalığın karanlıkta kalan sebebini araladı. Yalnızca kronik hepatitte ışık tutmakla kalmayıp aynı zamanda milyonlarca hayatı kurtaracak olan kan testleri ve tedavilerinin de temeli atıldı. İnsanlık faydasına yürütülen bu çalışmalar asla unutulmayacak. Bugün bir araya gelmemize vesile olan Aziz Sancar konuşmaları ile kendisinin çalışmalarını yakından dinleme imkanına kavuşacağız.” ifadelerini kullandı.
"Gelecekteki problemlerin çözümü temel bilimlerde"
Bir diğer açılış konuşmasını yapan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü Olarak özellikle pandemi dönemini bir fırsata dönüştürmek için çevirimiçi etkinlikleri başlattıklarını hatırlatarak bugün bu etkinliklerin en kapsamlısının gerçekleştirildiğini kaydetti. Etkinliğe katılımın yoğun olmasının kendilerini hem heyecanlandırdığını hem de sorumluluklarını artırdığını belirten Mandal, Prof. Dr. Aziz Sancar’a bu etkinlik için isminin kullanılmasından ötürü izin verdiği için duyduğu memnuniyeti ifade etti. Mandal bu ilk etkinliğin konuşmacısı olan Profesör Harvey James Alter’a da katılımlarından dolayı teşekkür etti.
TÜBİTAK Başkanı küresel anlamda bakıldığında özellikle COVID-19 salgınıyla birlikte bilime olan ihtiyacın daha fazla arttığını ve bu anlamda da temel bilimlerin desteklenmesine ihtiyaç olduğunu ifade etti.
Gelecekte özellikle iklim değişikliği ve bununla ilgili başlıkların tümünün çözümünün temel bilimlerle mümkün olacağını dile getiren Mandal, gelecek perspektifinde karamsarlığa düşmeden bilim temelli yaklaşımlarla fırsat yaratılabileceğini aktardı.
Temel bilimlerin önemine vurgu yapan TÜBİTAK Başkanı, “kurum olarak temel bilimler araştırmacılarının ortak buluşma noktası olarak katkı vermeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
Mandal, TÜBİTAK olarak da geleceğe yönelik bilimsel perspektif kazanılması amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlediklerini kaydederek, "Temel bilimlerde sürdürülebilir kalkınma noktasındaki önemi üzerine yakın zamanda UNESCO Dünya Bilimler Akademisi (TWAS) ile ortaklaşa bir müzakeremiz oldu ve bir anlaşma imzaladık. Bu yıldan başlayarak temel bilimler alanında gelişmekte olan ülkelerden ve Türk cumhuriyetlerinden 25 genç bilim insanını Türkiye'de doktora düzeyinde ve doktora sonrası araştırma yapmaları yönünde destekleyeceğiz." diye konuştu.
“The Aziz Sancar Lecture bilimin birleştirici özelliğine hizmet edecektir”
‘The Aziz Sancar Lecture’ Etkinliğinin moderatörlüğünü TBAE Müdürü Prof. Dr. Alikram Nuhbalaoğlu yaptı. “TÜBİTAK Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü, Sayın Cumhurbaşkanımızın değerli desteğiyle; adeta külden alev doğarak bilimin ufukları kapsamında araştırma ve eğitim faaliyetlerini giderek artan heyecanla devam ettirmektedir.” diyen Nuhbalaoğlu “Günümüzde çığır açan bilimsel çalışmalarıyla uygarlığın gelişimine üstün hizmet etmiş bilim insanlarının onuruna, dünyanın gelişmiş ülkelerinde çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. ‘The Aziz Sancar Lecture’ etkinliğimiz bu geleneğin yeni bir parçasıdır.” değerlendirmelerinde bulundu.
Nuhbalaoğlu, etkinliğin önemine vurgu yaparak “‘The Aziz Sancar Lecture’ etkinliğimiz ülkemizde bilimsel merakın ve bilim kültürünün yaygınlaşmasına önemli katkılar sağlayacaktır. Uluslararası boyutu göz önüne alındığında, ‘The Aziz Sancar Lecture’ etkinliğimiz coğrafi sınırlara, dillere ve ırklara bakmaksızın, bilimin birleştirici özelliğine hizmet edecektir.” İfadelerini kullandı.
Nuhbalaoğlu, “The Aziz Sancar Lecture etkinliğimiz, Aziz Hocamıza olan duygumuzun bir simgesi olarak bilim tarihimize geçecektir.” dedi.
“Hepatit C: Başlangıcın Sonu ve Muhtemelen Sonun Başlangıcı”
Açılış konuşmalarının ardından, Amerikalı bilim insanı Harvey James Alter “Hepatit C: Başlangıcın Sonu ve Muhtemelen Sonun Başlangıcı” başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi. Sunumunda yaptığı çalışmaları detaylı olarak paylaşan Alter, katılımcıların sorularının yanıtladı. Yalnızca soruları yanıtlayarak bilmsel merakları gidermekle kalmayan Alter özel hayatından kesitler de paylaştı.
Prof. Dr. Aziz Sancar da etkinliğin sonunda Prof. Alter’e bu etkinliğe katılımından dolayı teşekkür etti. Nobel ödülü aldığını ancak hayat kurtaran kansere çare olan, ilaçlar bulanları kıskandığını belirten Sancar, milyonlarca hayat kurtaran insanları kıskanmamanın mümkün olmadığını kaydetti. Prof. Alter’ın konuşmasını büyük bir hayranlıkla dinlediğini belirten Sancar, bu sunumun hem Türkiye hem de insanlık için çok destekleyici olduğuna vurgu yaptı.
Kaynak: TÜBİTAK Başkanlık https://www.tubitak.gov.tr/tr/haber/the-aziz-sancar-lecture-aziz-hocamiza-bir-vefa-borcumuzdur
Çağrı, Türk ve Amerikan bilim insanları arasındaki araştırma ortaklıklarından doğan başvuruları teşvik ederek uygun bütçeli tanı ve tedavi teknolojilerinin gelişmesiyle düşük ve orta seviye kaynak gerektiren tıbbi ihtiyaçların karşılanmasıdır.
Uygun Bütçeli Tıbbi Teknolojiler (Affordable Medical Technologies): Kullanılabilir, uygun maliyetli, sürdürülebilir ve dünyanın farklı bölgelerindeki düşük ve orta seviye kaynak gerektiren, belirli klinik ihtiyaçları karşılayabilen teknolojileri işaret etmektedir.
Araştırma ve Inovasyon: Bu çağrı kapsamındaki araştırmalar amaç-odaklı olmalı ve araştırılması hedeflenen kanser sorunlarının klinik ortamlarda çözülmesiyle elde edilecek çıktıların geniş çaplı benimsenmesi ve etkin bir şekilde yayılması için gerekli performans ihtiyaçlarını karşılamalıdır. İnovasyon çerçevesinde ise başvurular, henüz klinik ortamlarda geniş çaplı yer edinmemiş, gelişmekte olan veya yeni imkanların uyumlu bir uluslararası plan çerçevesinde klinik kullanıma kazandırılmasına yönelik olmalıdır. Nihai kullanıcılara yeni yetkinlikler kazandıracak bir inovatif amaç gütmelidir.
Klinik Kullanıma Yönelik Proje Odağı: Başvurular projenin tekli veya çoklu klinik araştırmalar açısından önemini veya ortaya çıkaracağı olası klinik faydayı net bir şekilde ortaya koymalıdır. Araştırma ekipleri onkoloji, patoloji ve/veya diğer klinik bilimlerle ilgili ana uzmanlıkları sağlaması açısından hekimleri temel katılımcılar olarak dahil etmelidir ve planlanmış amaca uyumlu şekilde hareket etmelidir. Çok yönlü klinik araştırmaları uygulayan, optimize eden (en uygun hale getiren) ve çok yönlü klinik araştırmaları geçerli kılan araştırma planları teşvik edilmektedir. Ancak, klinik çalışmaların temel oluşturduğu başvurular (Önerilen teknoloji ve yöntemin halihazırda kullanılıyor olduğu, optimize, doğrulanmış ve geliştirilmiş olduğu; araştırmadaki niyetin klinik çıktıların keşfedilmesi olduğu öneriler) bu çağrı için uygun değildir.
Çağrı kanser alanında yapılacak proje başvurularını kapsayacaktır.
Çağrı Kapsamında Gerçekleştirilebilecek Örnek Çalışma Konuları:
Bu çağrı çerçevesinde hedeflenen kanser hastalığına yönelik tasarlanan teknolojiler, aşağıdakilerle sınırlı olmamakla birlikte, bunlar gibi olabilir:
Yukarıda belirtilenler sadece örnek amaçlıdır. Sadece düşük veya orta seviye kaynak gerektiren cihaz ve ortak teknoloji geliştirilmesine yönelik başvurular teşvik edilmektedir. Bunun yanında, araştırmacılardan geliştirecekleri teknoloji ile yaratacakları etkiyi tanımlamaları da beklenmektedir.
Ortak Ar-Ge projesi önerme ve destekleme koşulları aşağıda yer almaktadır:
Dikkat edilmesi Gereken Diğer Hususlar:
Ortak Ar-Ge projesi önermek isteyen Türk bilim insanlarının, projeyi birlikte gerçekleştireceği Amerikalı araştırmacılar ile “proje ortağı” olarak anlaşmaları gerekmektedir.
Türkiye’deki proje ortaklarının, çağrı açıldığında başvuru sistemine yüklenecek olan proje öneri formunu doldurarak incelenmek üzere TÜBİTAK’a, ABD’li proje ortaklarının ise NIH’den temin edecekleri proje öneri formunu doldurarak NIH’e eşzamanlı olarak teslim etmeleri gerekmektedir. Tek taraflı başvurular kabul edilmemektedir.
TÜBİTAK ve NIH kendilerine iletilen proje önerilerini kendi iç prosedürlerine uygun bir şekilde incelemekte ve değerlendirmektedirler. Değerlendirme bilimsel yeterlilik esasına göre yapılmaktadır. Bahsekonu kuruluşlar, incelenen projeler hakkındaki kararlarını birbirine bildirmekte, iki kuruluşun da uygun bulduğu projeler desteklenmektedir..
Ortak projeler 2 yılı aşmayacak şekilde gerçekleşmekte, projeler bilim insanı ve bilgi değişimi yoluyla uygulanmaktadır. Proje öneri formu doldurulurken proje kapsamında yapılacak çalışma ziyaretlerinin sayı ve süresinin ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmesi gerekmektedir.
Projeler kapsamında yapılacak araştırmacı değişimlerinde, her ülke kendi araştırmacılarının masraflarını (konaklama, yeme-içme, uçak bileti ve gündelik) masraflarını üstlenmektedir. Bu durumda,
Türk bilim insanları/uzmanlar için:
Türkiye'den giden Türk bilim insanları ve uzmanların uluslararası seyahat giderlerinin yanı sıra konaklama masrafları ve ayrıca yeme içme masraflarını karşılamak üzere 100 ABD Doları karşılığı Türk Lirası gündelik TÜBİTAK tarafından ödenir. Çağrı kapsamında yurtdışı seyahat desteği, konaklama ve yeme-içme desteğinin yanı sıra Türk tarafına TÜBİTAK tarafından ayrıca araştırma desteği de verilmektedir.
Çağrı ile ilgili halihazırda açıklanmış olan detaylara ABD’li araştırmacılar http://grants.nih.gov/grants/guide/pa-files/PAR-15-276.html sayfasından, Türk araştırmacılar ise www.tubitak.gov.tr/uidb sayfasından ulaşabilmektedir.
Söz konusu işbirliği çerçevesinde TÜBİTAK’a proje önerisi sunmak isteyen araştırmacıların, çağrının açılmasını takiben sisteme yüklenecek olan Proje Öneri Formu’nu elektronik olarak doldurması ve özellikle belirtilen belgelerin çıktılarının alınarak çağrının açıklanacak olan son başvuru tarihine kadar İkili ve Çoklu İlişkiler Müdürlüğü, TÜBİTAK’a teslim edilmesi gerekmektedir.
Amerikalı ortakların ise başvuru süreçleri için NIH ile temasa geçmeleri gerekmektedir.
TÜBİTAK Uluslararası Projeler Online Başvuru adresi: http://uidb-pbs.tubitak.gov.tr
Islak İmzalı Elektronik Başvuru Çıktısının İletilmesi Gereken Adres:
TÜBİTAK
Uluslararası İşbirliği Daire Başkanlığı
İkili ve Çoklu İlişkiler Müdürlüğü
Adres: TÜBİTAK-ULAKBİM YÖK Binası B5 Blok
06539 Bilkent / ANKARA
TÜRKİYE
Tel: (+90 312) 298 94 94 43
Faks: (+90 312) 427 74 83
E-posta: uidb@tubitak.gov.tr
TÜBİTAK ULAKBİM, temel misyonu gereği, ülkemizdeki akademik bilgi üretimini geliştirmek ve etkinleştirmek amacıyla alanında lider elektronik bilgi kaynaklarına abonelikler yaparak, araştırmacıların hizmetine sunmaktadır.
ULAKBİM tarafından abone olunan Uluslararası E-veritabanlarına erişim IP kontrollü olarak TÜBİTAK ve bağlı enstitülerde görev yapan çalışanlarımız ve araştırmacılarımız elektronik bilgi kaynaklarından doğrudan yararlanabilmektedir.
İlgili uluslararası veri tabanlarından yararlanmak isteyen dış kullanıcılarımız ise, ULAKBİM Ulusal Belge Sağlama Sistemi'ni kullanabilirler.
Elektronik Kaynaklar Ulusal Akademik Lisansı (EKUAL) Projesi kapsamında abonelik yapılan EKUAL Veri Tabanlarına TÜBİTAK ve bağlı enstitüleri ile ilgili üniversiteler ve Sağlik Bakanlığı Eğitim ve Araştıma Hastaneleri IP kontrollü olarak erişim sağlayabilmektedirler.
Türkçe veritabanları için herhangi bir erişim sınırlaması bulunmamaktadır.
Tarama Sayfaları
• DergiPark
• Toplu Katalog (TO-KAT)
• TR Dizin
• TÜBİTAK Kurumsal Arşivi (Aperta)
• TÜBİTAK Erişimine Açık Veri Tabanları
• Türkiye Akademik Arşivi (Harman)
9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi kapsamında yola çıkan Türk ekibi, 60 saat süren uzun yolculuğun ardından Antarktika King George Adası'na vardı. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uhdesinde, TÜBİTAK MAM Kutup Araştırmaları Enstitüsü koordinasyonunda gerçekleşen 9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi'ne katılan ekip, İstanbul'dan ayrıldıktan sonra Brezilya ve Şili üzerinden 103 enlem geçerek zorlu bir yolculuk yaptı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır'ın katılımıyla İstanbul Havalimanı'nda düzenlenen törenle Beyaz Kıta'ya uğurlanan 20 kişilik ekip, 2,5 gün süren yolculuğun ardından Antarktika King George Adası'na vardı. Ada yakınlarında bulunan Şili bayraklı Betanzos isimli gemiye gelen bilim ekibi, toplu fotoğraf çektirdi. Yaklaşık 14 bin kilometre yol katederek adaya ulaşan bilim ekibi, buradan gemiyle önce Dismal Adası'na, daha sonra ise Türk bilimsel araştırma kampının bulunduğu Horseshoe Adası'na varmayı planlıyor.
Ekip, "bilim ve barış kıtası" olarak adlandırılan Antarktika'da yaşam bilimleri, sosyal bilimler, fiziki bilimler ve yer bilimleri gibi alanlarda 19 ayrı proje icra edecek.
"Türkiye'nin burada ayak izinin bulunması çok önemli"
Türk bilim heyetini, Şili'nin Santiago kentindeki Arturo Merino Benitez Uluslararası Havalimanı'nda, Türkiye'nin Santiago Büyükelçisi Ahmet İhsan Kızıltan ve Büyükelçilik personeli karşıladı. Büyükelçi Kızıltan, burada yaptığı açıklamada, Antarktika Bilim Seferi ekibini karşılamaktan dolayı duydukları memnuniyeti dile getirerek, "Antarktika her bakımdan büyük potansiyel arz eden bir kıta. Hem bilimsel hem de doğal kaynaklar açısından Türkiye'nin burada ayak izinin bulunması çok önemli. Yıllar içinde bu seferler sayesinde Türkiye'nin bilimsel kapasitesini gösterme imkanımız bulunuyor." dedi. Şili makamlarının bu çabalarını her zaman desteklediğini kaydeden ve bu nedenle onlara teşekkür eden Kızıltan, "Türkiye ile Şili arasındaki işbirliğinin ticari, ekonomik ve siyasi birçok boyutu var. Ancak bu bilimsel boyut ayrı bir özellik katıyor. Gelecekte de bu seferlerin devam etmesini, başka vesilelerle de bilimsel işbirliğimizin gelişmesini istiyoruz." diye konuştu.
"Kıtaya inmeden tüm eşyalarımızı dezenfekte ediyoruz"
9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Koordinatörü Prof. Dr. Burcu Özsoy da Antarktika'nın flora ve faunasının korunması ve kıtaya ait olmayan türlerin taşınmasını önlemek amacıyla birçok kural uygulandığını belirterek, "Bu kurallar kapsamında da tedbir alan sefer ekibi, uçaktan inerken botlarını özel solüsyonlarla dezenfekte ederek kıtaya ayak bastı." dedi. 9. Ulusal Antarktika Bilim Seferi Lider Yardımcısı Dr. Atilla Yılmaz ise uzun seyahatler ve aktarmalar sonucunda Antarktika King George Adası'na indiklerini kaydederek, bir önceki duraklarında valizlerini ve eşyalarını dezenfekte ettiklerini, bu sayede kıtaya herhangi bir yabancı canlı türü taşınmasının önüne geçmeyi amaçladıklarını söyledi.
Proje bütçesi;
TÜBİTAK ile Bulgar Bilimler Akademisi (Bulgarian Academy of Sciences – BAS) arasındaki işbirliği çerçevesinde Türk ve Bulgar bilim insanları arasında ortak projeler desteklenmektir. Bu kapsamda "2502 - Araştırma Projeleri- BAS ile İkili İşbirliği Destek Programı" başlığı ile program başvuruya açıktır.
TÜBİTAK-BAS işbirliği projelerinde Türk tarafına TÜBİTAK tarafından yurtdışı seyahat desteği ve araştırma desteği verilmektedir.
Ortak araştırma projesi önermek isteyen Türk bilim insanlarının, projeyi birlikte gerçekleştirecekleri Bulgar Bilimler Akademisi’ne bağlı enstitülerde çalışan araştırmacı(lar) ile "proje ortağı" olarak anlaşmaları gerekmektedir.
2502 BAS ile İkili İşbirliği Programı sürekli olarak başvuruya açık olup başvuru toplama tarihleri belirlenmiştir. (31 Ocak, 31 Mayıs ve 30 Eylül) Her dönem için söz konusu tarihlere kadar başvuruların tamamlanması gerekmektedir. 2502 BAS İkili İşbirliği Programı bütçe üst limiti 3.000.000 TL, süre üst limiti ise 24 aydır.
Çağrı kapsamında aşağıdaki tematik alanlardan gerçekleştirilecek başvurular kabul edilecektir:
Biomedicine and Quality of Life: Biomedicine, Biomaterials, Epidemiology,
Nanosciences, New Materials and Technologies: Biomaterials, Ceramics & Composites,
Energy Resources and Energy Efficiency: Solar Power, Wind Energy, Off-Shore Wind Energy
Biodiversity, Biosources and Ecology: Sustainable Agriculture, Endemic Plants, Natural Plant Chemicals (Extraction of High-Value Chemicals from Plants)
Information and Communication Technologies
Cultural-Historical Heritage and National Identity
Türkiye'deki proje ortaklarının proje başvurularını elektronik başvuru sistemi üzerinden incelenmek üzere TÜBİTAK'a teslim etmeleri gerekmektedir. Tek taraflı başvurular kabul edilmemektedir.
TÜBİTAK ve BAS kendilerine iletilen proje önerilerini kendi iç prosedürlerine göre incelemekte ve değerlendirmektedir. Değerlendirme bilimsel yeterlilik esasına göre yapılmaktadır. Her iki kuruluş incelenen proje önerileri hakkındaki kararlarını birbirlerine bildirmekte, TÜBİTAK sadece iki tarafça da uygun bulunan projeleri desteklemektedir.
Projeler bilim insanı ve bilgi değişimi yoluyla uygulanmaktadır. Proje öneri formu doldurulurken proje kapsamında karşılıklı talep edilen araştırmacı değişimi süre ve sayısının ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtilmesi gerekmektedir.
Projeler kapsamında yapılacak bilim insanı değişimlerinde, “Gönderen Taraf”, uluslararası seyahat, konaklama ve yeme-içme masraflarını üstlenmektedir.
Buna göre, Türkiye'den giden bilim insanlarının konaklama masrafları ve ayrıca yeme içme masraflarını karşılamak üzere verilecek olan gündelikler 6245 Sayılı Harcırah Kanununu ve Yurtdışı Gündeliklerine Dair Karar kapsamında hesaplanmaktadır.
Bu doğrultuda yapılacak seyahatlerde ilk 10 gün için %50 artırılmış seyahat desteği verilmektedir.
Proje bütçesi;
İkili işbirliği projelerinde Türk tarafına TÜBİTAK tarafından yurtdışı seyahat desteği, konaklama, yeme-içme ve araştırma desteği verilmektedir.
Söz konusu işbirliği çerçevesinde TÜBİTAK’a proje önermek isteyenler başvurularını elektronik başvuru sistemi üzerinden yapabilirler.
ORTAK PROJE ÖNERME VE DESTEKLEME KOŞULLARI
ORTAK PROJE ÖNERME VE DESTEKLEME KOŞULLARI