
Türkiye'nin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A'nın devir teslim töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirildi. Ankara'da düzenlenen törende, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Orhan Aydın da hazır bulundu.
Tören kapsamında, TÜRKSAT 6A'nın üretim ve test süreçleri başarıyla tamamlanarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'na bağlı TÜRKSAT AŞ'ye resmi olarak teslim edildi.
Törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İlk yerli ve milli haberleşme uydumuz TÜRKSAT 6A'nın hizmete alma töreni vesilesiyle bugün beraberiz. TÜRKSAT 6A'yı 9 Temmuz 2024'te uzaya fırlatmış, ilk test yayınını 17 Şubat'ta yapmıştık. Tüm süreçler sorunsuz tamamlandı. TÜRKSAT 6A'nın ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Projenin başarıyla ilerletilmesine emeği geçen kardeşlerime teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“En az 15 yıl hizmet verecek TÜRKSAT 6A ile TÜRKSAT'ın işlettiği haberleşme uydularının sayısı 6'ya, uzaydaki uyduların mevcudu da 10'a yükselmiş oluyor. Yeni haberleşme uydumuz televizyon yayıncılığı başta olmak üzere acil durum haberleşmesi için geniş kapsama alanı sunacak” diyen Erdoğan, “Uzay iletişim ve haberleşme sektörlerimiz için atılmış çok büyük bir adım olan TÜRKSAT 6A uydumuzun ülkemiz ve milletimiz için bir kez daha hayırlar getirmesini temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
“Yüzde 80'in üzerinde yerlilik oranıyla 84 yerli ekipman kullanılarak geliştirdiğimiz TÜRKSAT 6A ile birlikte Türkiye kendi haberleşme uydusunu üreten 11 ülkeden biri konumuna yükseldi” vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıllara sari bu çalışmalar ve teknolojilerle uzayda pek çok kritik eşiği aştık. En yüksek yerlilik oranına sahip TÜRKSAT 6A uydumuzu üretme imkan, yeteneğine sahip olduk. Yapamayız diyenlere inat biz yaparız, hatta daha iyisini yaparız dedik. Karamsarlık aşılayanlara kendi ülkesinden umudunu kesenlere asla kulak asmadık. Yılmadan, yorulmadan, inanç, sabır ve azimle çalışarak bugünlere kadar hamdolsun alnımızın akıyla geldik. Her bir mühendisimize buradan bir kez daha kalpten teşekkür ediyorum” değerlendirmelerinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “23 yıldır olduğu gibi önce hayalleri hedeflere, sonra da hedeflere gerçeklere dönüştürmeye hep beraber inşallah devam edeceğiz. Uydularımızın dünya genelinde ulaştığı nüfus 3,5 milyardan 5 milyara yükselecek. Teknoloji transferi ve tecrübe kazanımı sayesinde ülkemiz uydu ve bileşenlerinin üretiminde önemli pazar payına sahip olacak.
Devrim niteliğindeki projeyle yerli ve milli uydu platformuna sahip olduk. Alt yüklenicilerle birlikte uydu üretim ekosistemi kurarak birçok kurum ve kuruluşumuzun uzay sanayine katkı vermesini sağladık. Aktif roller üstlenen mühendis ve personelle birlikte uydu ve uzay teknolojileri için insan kaynağı yetiştirmiş olduk.
Fırlatma süreci de TÜRKSAT tarafından yönetildi. Dünya nüfusunun yüzde 60'ından fazlasını 5 milyar nüfusu kapsama alanına alan uzay çalışmalarında parmakla gösterilen ülkeler arasına girdik.
Elde edilen bu kazanım ve etkinliklerle milli uydu markamızı oluşturma ve uzay şirketi kurulması noktasında önemli fırsat yakaladık.
İnşallah çıtayı sürekli yukarıya çıkartarak hedeflerimize ulaşacağız. Dünyadaki gelişmelere baktığımızda şu gerçeği görmekteyiz. Türkiye'nin önünde tarihi fırsat penceresi açılmaktadır. Hiç kimsenin şahsi ikbali özellikle bu uğurda heba etmesine izin veremeyiz” dedi.
“TÜRKSAT 6A uzaydaki bilgi birikiminin göstergesi”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, hizmete alınan TÜRKSAT 6A'nın uzaydaki bilgi birikiminin göstergesi olduğunu belirterek, "TÜRKSAT 7A ile yüksek çözünürlüklü gözlem gerçekleştirecek, yeni nesil takım uydularımız İmece-2 ve İmece-3 ile uzayda iddiamızı güçlendireceğiz" dedi
Uzayın artık daha fazla ülkenin söz sahibi olabildiği, tarımdan sağlığa, haberleşmeden bilgi teknolojilerine farklı alanlarda yeni buluşların hızla yaygınlaştığı bir alana dönüştüğüne dikkati çeken Kacır, şöyle devam etti: "Uydu teknolojilerinde yerlileşme ve millileşme çabalarımızın eseri gözlem uydumuz Göktürk-2, 12 yıldır uzaydaki gözümüz olarak görev yapıyor. Göktürk-2'de elde ettiğimiz çok yönlü kabiliyetleri, metre altı çözünürlüklü milli gözlem uydumuz İmece ile taçlandırdık. Pek çok bileşenini milli olarak geliştirdiğimiz İmece uydusuyla dünyanın her noktasından hiçbir kısıt olmadan görüntü alabiliyoruz." Kacır, yaklaşık 600 kilogram olan ve 600 kilometre yörüngede görev yapan yer gözlem uydularından sonra çıtayı yükselttiklerini belirterek, "36 bin kilometre yer sabit yörüngede görev yapacak 4 bin 250 kilogramlık haberleşme uydusu ile kabiliyetlerimizi bir üst lige taşıdık. TÜRKSAT 6A Projesi'nde daha evvel yurt dışından temin edilen TÜRKSAT haberleşme uydularının tedarik ve işletme süreçlerinde elde ettiğimiz deneyimle gözlem uydularındaki üretim kabiliyetimizi birleştirdik. TÜBİTAK Uzay, TÜRKSAT, TUSAŞ, ASELSAN ve CTech'ten 500'e yakın uzmanın görev aldığı projeyle uydu teknolojilerinde geniş bir insan kaynağı havuzu ve tecrübe birikimi oluşturduk. Güç elektroniklerinden uçuş bilgisayarına, yıldız izlerden tepki tekeri ve elektrikli itki sistemine 24 farklı kategoride 84 ekipmanı yerli imkanlarla üreterek, yüzde 80'in üzerinde yerlilik düzeyine eriştik" değerlendirmesinde bulundu.
"Uzayda iddiamızı sürdüreceğiz"
Bakan Kacır, Türkiye'de bugüne kadar ürettikleri en yüksek değere sahip teknoloji ürünü TÜRKSAT 6A'nın yörünge kabul testleri ve devreye alma işlemleri sonrasında bugün TÜRKSAT'ın işletmesi için hazır durumda olduğunu dile getirdi. Uydu çalışmalarında tarihi bir dönemeç niteliğindeki bu projenin ardından yeni atılımları hayata geçirmeye devam ettiklerini aktaran Kacır, şöyle konuştu: "Tarihimizin en büyük bütçeli teşvik programı HIT-30 ile uzay teknolojilerinde yatırımları destekliyoruz. Rekabet Öncesi İşbirliği Programı'mızda yakın yörünge uydularının üretiminde kabiliyetlerimizi geliştirecek Uydu Teknolojileri Geliştirme Çağrımız büyük ilgi gördü. Önümüzdeki dönemde uydu geliştirme alanında kamudaki kapasiteyi tek çatı altında toplayacağız. Küresel rekabet gücüne sahip milli uydu şirketimizi oluşturacağız. TÜRKSAT 6A Projesi'nde elde ettiğimiz kazanımlardan üst düzeyde yararlanacağımız TÜRKSAT 7A ile yüksek çözünürlüklü gözlem gerçekleştirecek yeni nesil takım uydularımız İmece-2 ve İmece-3 ile uzayda iddiamızı güçlendireceğiz." Gözlem uydularında elektro-optik kamera gibi yüksek katma değerli sistemlerde başlattıkları ihracatı haberleşme uydularıyla sürdüreceklerini vurgulayan Kacır, AR-GE ve üretim kabiliyetlerini Ay Misyonu'nda değerlendirdiklerini anlattı.
Uzay Teknoparkı açılacak Kacır, kendi mühendisleri ve bilim insanlarının geliştirdiği milli itki sistemine sahip uzay aracıyla Ay'a erişeceklerini belirterek ”Bugün hizmete aldığımız TÜRKSAT 6A Projesi, uzay alanındaki stratejik vizyonumuzun ve birikimimizin somut bir göstergesidir. Elbette bu kazanımlarla yetinmeyeceğiz. Türkiye'yi uzay teknolojilerinde lider ülkelerden biri haline getirmek için çalışmalarımızı hız kesmeden sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
“Haberleşme uydularımızın yedinci serilerinin hazırlık çalışmalarına başladık”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ise Türkiye'nin ilk yerli ve milli uydusu TÜRKSAT 6A'nın ülkenin uzaydaki izini daha da güçlendireceğini belirterek, "Haberleşme uydularımızın yedinci serilerinin hazırlık çalışmalarına da başladık. Yedinci nesil uydularımızla hem yerli ve milli kaynaklarımızı kullanacağız hem de uluslararası işbirliklerinden azami yararlanacağız." dedi.
Bakan Uraloğlu Türkiye'nin 1994'te başlayan uydu serüveninin, TÜRKSAT 1B, 1C, 2A, 3A, 4A, 4B, 5A ve 5B ile güçlenerek devam ettiğini söyledi. Yüzde 80'in üzerinde yerlilik oranıyla 84 yerli ekipmanla üretilen TÜRKSAT 6A'yı hizmete alarak, Türkiye'yi haberleşme uydusu tasarlayıp üretebilen dünyadaki 11 ülke arasına taşıdıklarını ifade eden Uraloğlu, "TÜRKSAT 6A, sadece bir uydu değil, Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla şekillenen, ülkemizin mühendisliğinin, emeğinin ve vizyonunun uzaya kazınmış bir mührüdür." diye konuştu. Uraloğlu, bu tarihi başarının temellerinin 2014'te proje finansörleri olan Bakanlığa bağlı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Araştırmaları Merkezi, TÜBİTAK ve TÜRKSAT arasında imzalanan anlaşmayla atıldığını anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ayrıca Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı da ASELSAN tarafından geliştirilen görev yüküyle projeye paydaş olarak destek verdi. 2015'te açılan Kahramankazan'daki Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezimiz (USET) uydunun tasarım, entegrasyon ve test süreçlerinin ana üssü oldu. TÜBİTAK UZAY, ASELSAN, TUSAŞ ve CTECH gibi milli kurumlarımızla uydu yönetim birimi, tepki tekeri, güneş algılayıcıları, antenler ve güç kontrol birimleri gibi kritik bileşenleri yerli imkanlarla üreterek bu projeyi bir şahesere dönüştürdük."