Bundan 49 sene önce 1963 yılında kurulan TÜBİTAK, kurulduğu günden bu yana ülkemizde bilim ve teknoloji seviyesinin artmasına büyük katkı sağlamıştır. Geride kalan yarım asırlık sürede, Türkiye’nin gelişimine paralel olarak TÜBİTAK’ın da benzer bir gelişme göstermiş olması çok önemlidir. Son yıllarda attığımız adımlar, TÜBİTAK’ı çok daha etkin bir kurum haline getirmiştir. Özellikle geçtiğimiz yıl Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ihdas edilmesi ve TÜBİTAK’ın Bakanlığımızın ilgili kuruluşlarından biri olması, hem kurum için hem de sanayimiz için çok kritik bir aşama olmuştur.
Türkiye, son yıllarda çok önemli mesafeler almıştır. Ancak geldiğimiz seviye bu ülke için henüz yeterli değildir. Hep birlikte, 2023 hedeflerimize odaklanmamız gerekmektedir. Her alanda lider bir ülke oluşturmak için üzerinde en fazla durmamız gereken konular ise bilim ve teknolojidir. Zira bilim ve teknoloji, diğer bütün alanlardaki gelişmenin de lokomotifidir. Gelişmiş ülkelerle diğerlerini ayıran esas unsur bilgi üretimidir. Günümüzde bilgi, ülkeler arası rekabet gücünün temel belirleyicisi durumundadır. Türkiye’yi de öncelikli olarak bir bilgi üretim merkezi haline getirmeliyiz. Ancak bu da yeterli değildir: Ürettiğimiz bilginin üniversitelerin ve araştırma merkezlerinin dışına taşması, nihai ürünlere veya üretim süreçlerine dönüşmesi gerekmektedir.
Bilim ve teknolojideki gelişmeler, bireylerin kapasitesinden ziyade, bireyler için hazırladığımız ortama bağlıdır. Daha özgür bir Türkiye kurduğumuz, bilime olan ilgiyi, saygıyı ve desteği artırdığımız, işletmelerimizde yenilikçiliği bir kültür haline getirdiğimiz ve üniversite-sanayi işbirliğini tesis ettiğimiz ölçüde başarılı olacağız. TÜBİTAK, bugüne kadar, işte bu kültür ve atmosferin oluşmasına en fazla destek sağlayan kurumlarımızdan biri olmuştur. Kurumun bundan sonraki süreçte de çalışmalarını başarıyla sürdüreceğine, geliştireceğine inanıyorum. TÜBİTAK’ın, önümüzdeki süreçte, 2023 hedeflerine ulaşmamıza en fazla katkı veren kurumlardan biri olacağını düşünüyorum.
Bu vesileyle, TÜBİTAK’ın 49. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle bütün çalışanlarımızı kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.
Nihat Ergün
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı
Bugün, tam 49 yıl oldu. Bilim, teknoloji ve yeniliğe harcanan neredeyse yarım asrı geride bıraktık. Bugün, TÜBİTAK’ın 49. yılına ulaşmasının gurur ve sevincini yaşıyoruz. 1963 yılında bu güçlü kurumun temellerini atanları şükranla anıyor, kurumumuza emek veren herkesi saygıyla selamlıyorum.
Dünyada ülkeler artık ikiye ayrılıyor: Birincisi bilgiyi üreten, bilgiyi teknolojiye çeviren güçlü ülkeler. İkincisi ise, üretilen bilgi ve teknolojiyi satın alanlar. Ülkeleri bilim ve teknolojiye göre sınıflandırma bu kadar basit olsa da sonuçları aslında çok ağır. Çünkü ikinci gruba giren ülkeler, birinci grubun bilim ve teknoloji alanında sömürgesi haline gelebilir. İşte bu gerçekten hareketle TÜBİTA...